AKP’NİN TÜRKSÜZ MISIR, MURSİ SEVDASI VE MHP Olayın arkasında SUDAN, İSRAİL meselelerine ve Afrika Birliğine Açmazına bakmadan çok uzatmak istemiyorum… Bu meselelere kısaca göz gezdiriyorum… Daha sonra yazacağım… Ordu ile muktedir olanların, ORDU ile girdiği hazin diyalogdur bu yaşananlar… Sevmesem de, AKP’yi Mursi’den, kendileri beceremese bile, ayrı tutacağım… Çünkü Akp iktidarının meşruiyeti ve öznelliği, tamamen demokratik işlem ve süreçlerin bir eseri gibiydi SEÇSİS gibi pürüzler derinlemesine incelenmediği sürece… Oysa Mursi, ordunun devrilmesi için start verdiği MÜBAREK rejiminin arkasından, sandığa giden yüzde 40’ın yüzde 52.7 si ile iktidara geldi ve AMERİKAN pazarlarında yetişmiş SİSİ, Genel Kurmay olabilsin diye, Bir Rütbe katliamı sayılabilecek silsileye de yol açtı… Mursi’nin yanlışlarını tartışmıyoruz DEMOKRASİ’yi tartışıyoruz diyenlere ithaf olunur. Yöntem ve AHLAK’ınız demokratik olduğu sürece SANDIK sizlerin zaten TAHTIDIR… Şimdi Darbe’yi onaylamak kesinlikle mümkün değil, ancak darbeci geleneğin uzantıları ile uzlaşım aramak ise bugünkü sonucu doğurur. Mursi iktidara bu uzlaşım ile gelmiş ve Tayyip Erdoğan’ın 10 yıllık sürecini 1 yıllık dilime sığdırmaya kalkışmıştır. Ancak Tayyip Erdoğan, sadece bu konuda yiğidi öldürüp hakkını verecek olursak, TERÖRLE bile uzlaşmış da DARBE ile uzlaşmamıştır. Doğal olarak Mursi’nin başına gelen hal MISIR Siyasetinin en talihsiz yol kazası olan düpedüz DARBE’dir… ABD oyuncağı olarak devrilen Mübarek’in ardından muktedir olan Mursi, ABD dizaynına dokunmamış veya dokunamamış hatta daha da ileri noktada desteklemek amacı ile, ABD eğitimli SİSİ’nin önünü açmıştır… AKP’nin GEZİ PARK ve MURSİ ABARTMASI… Dikkat edecek olursanız, Gezi Park meselesini, Vatan-Millet-Sakarya kavgasına sevkeden ve Terörizmin en büyüğü olarak niteleyen bir AKP var karşımızda… Pekala gerçekten böyle midir? VANDALİZM’in her çeşidi ŞEREFSİZCE olmakla beraber, Örgütlü ve Kurumsallaşmış PKK karşısında devede kulak örgütlerin taşkınlığını, ölümüne büyüten bir AKP var… Genelde oylarını kemikleştiriyor, ülkeyi saflaştırıyor yorumlarına katılmakla beraber esas gerçeği CÜRETKAR biçimde ifade edeyim… Bu zamana kadar PKK ve diğer İllegal örgütler, sadece ve sadece DEVLETİ tehdit etmiştir. AKP devlet tehdit edildiği sürece olayı önemsememiş, Devletin Aleyhine ve kendi POPULİZM’lerinin Lehine kararlara ve uygulamalara, tüm itirazlara rağmen imza atmıştır. Hatta bu sebeple artık esamesi bile okunmayacak olan, Soğuk Savaş tarihinin derinliklerine gömülen bir takım örgütler, AKP’nin populist uygulamaları ile ayağa kalkmış ve bu sefer DEVLET’e kafa tutmak yerine bizzat AKP’ye kafa tutmaya başlamıştır. İşte dananın kuyruğu da tam burada kopmuştur. AKP’yi tehdit eden bu VANDALİST protestolara karşı aynı VANDALLIKLA cevap verilmiştir. Bknz. Lice Meselesinde aynı Üslup var mı veya Yok mu? Çünkü Lice ve Pkk örgütlenmesi hala daha AKP yerine DEVLET’e kafa tutmakta olup, AKP devlet’ten ziyade kendi varlığını önemseyen politikasına devam etmektedir. Doğal olarak Mursi meselesi de aynı eksendedir. Normal de çok başarısız olarak bile nitelenebilecek Mursi’ye sahip çıkmalarına İDEOLOJİK İHVAN kılıfı hazırlasalar da, Siyasal İslam’ın sonu olarak algılanan bu işlerin AKP’nin sonunu getirebileceğine olan KORKAK ÖNGÖRÜ’dür. Şimdi SİYASAL İSLAM fikrini sevmemekle beraber göz ardı edilen bir şeyi daha da söylemek isterim… Çöken veya dağılan SİYASAL İSLAM değildir. SİYASAL İSLAMCI’dır… Çünkü Uzlaşmaz ve kibirli halleri, Allah CC’nin sadece kendileri ile beraer olduğuna iman etmekten doğan tavırları, BABİL putperestleri karşısında tarumar olan MUSA ordularını hatırlatıyor bana… Aynı kibir ve gurur tablosu, Boş bir yığınlaşmayı da beraberinde getiriyor elbet… Ancak AKP, sevmesem de kendisine ve kendisi nezdinde Türk Milleti’ne haksızlık ediyor… Çünkü Darbecilere karşı pozisyonunu 10 yılda UZLAŞMAZLIK perspektifi üzerine kuran AKP, Millet’den artan oranda destek görmüştür. MISIR sizinle müsavi midir ? Tartın derim… Bu konuyu kapatmadan önce Sığ ve beceriksiz MISIR iktidarı kadar hatta ondan daha tehlikeli olan MISIR MUHALEFETİ’nin vahşetini görmeyenler İnsanlık kavramına ihanet ederler… MHP, MISIR… Bu zamana kadar bu topraklara ait en güzel yansımayı ve cevabı vermiştir. Didaktik, Analist, sorgulayıcı ve babacan tavırla olayı özetlemiştir. MISIR HASSASLIĞI KARŞISINDA TÜRK ve TÜRKİSTAN İHANETİ… Evet evet yanlış algılamıyorsunuz… Mısıra destek vermek veya karşı çıkmak noktasında bir çok REFERANS havalarda uçuşuyor ve ne hikmetse kimseye D.Türkistan ve KERKÜK zulümlerini açıklayamıyoruz… Siyasal Türk Birliği arkasından İSLAM’ın yükselişi TARİHİN metodolojisidir ve Türk birliği’ni IRKÇILIK olarak yaftalayanların AB sevdası üzerine gerçekleştirdiği İSLAMCILIĞIN garabeti nedir? Orası da tartışma konusudur. İslam Kültürünün yükselişi ve İSLAM ülkelerine dirlik, Daha kurallı ve Geleneksel örgütlenmeleri yüksek Müslümanların güçlenmesi ile gerçekleşir. Türk Milleti’nin kadim tarihi ve bu tarihin metodolojisi açıktır. Neyse Konuyu dağıtmadan bir KINAMA da yapmak istiyorum ve DİYANET’e Kocatepe İmamı’nı ŞİKAYET de ediyorum… Kocatepe İmamı MISIR’da ölenler için GIYABİ cenaze Kıldırmış… Allah Kabul etsin… Ancak Kendilerine bir hafta önce ÜLKÜDAŞLARIMIZ gittiğinde NOBRAN tavır ve NEZAKETSİZ eda ile meseleye yaklaştığı yetmiyormuş gibi bir de arkasını dönmüş gitmiş… Hayırdır Sayın İMAM??? Yeryüzüne Beşinci kitabı sen mi gönderdin de canının istediğine canının istediği DİNİ MUAMELEYE kendinde hak görüyorsun… Hangi hakla TÜRKİYE gibi bir ülkede TÜRKİSTAN’lılar için ARKANI DÖNÜP gitme salahiyeti gösterirsin… Sen Diyanet görevlisi misin, Yoksa KAMU TAPINAĞI senin TEKKE-ZAVİYEN midir ve dahi buraların Müdde-i Hakimi misin? Çık Mü’minlerden bir an önce bu keyfiyet adına eğer keyfiyet değil ise düpedüz SİYASET adına özür dile… Çünkü iki cihanda da ELHAMDÜLİLLAH davacıyız senden… Ey Diyanet… Ya Türk’ün ülkesinde kültür adına TÜRK ismine saygılı ol… Ya da Tarih bunu hatırlar bilesin… Badmington rezaleti ve onu soruşturman da öte KOCATEPE İmamı sizlerin sorumluğundadır artık… MHP, MANSUR YAVAŞ ADAYLIĞI… Konuyu Kısa tutacağım… Taban ve Ankara siyaseti Mansur Yavaş’ı biliyor, seviyor, ancak Mansur Yavaş’ı kongre sürecinde, Daha önceki BELEDİYE seçimleri başarısı sebebi ile ÜLKÜCÜ TABAN, MHP Genel Başkanı Adaylığı’na amatörce ve hadsizce yakıştırdı… Çünkü Başarı olarak görülen şey Melih Gökçek’i zorlama başarısıydı ve MHP TABANI adına, bana göre utanç verici bir Mantık Argümanıydı… Zaten o kadar büyük işlerin adamı olup olmadığını herhalde MANSUR YAVAŞ göstermiştir. Şimdi MHP’nin hatalı olduğu yan şudur ki, hala daha KOLTUK mekanizmasının KİBİRLİ dili ile meselelere yaklaşıyor ve cevap veriyor… Evet Mansur Yavaş’ın haklı bir öykünmesi vardır eziyet edilmiştir kendisine, ancak bu hakkı kendisinde, bu ülke şartlarında görme hakkı var mıdır? İşte orası Meçhul… Başka partiye gidişine meşruiyet gibi algılanacak bir amatörlük edasında sitem etmiş, aynı amatörlük ile KRİZ YÖNETME misyonundan habersiz MHP G. Bşk. Yardımcısı tarafından cevaba maruz kalmıştır. Yahu arkadaş bırakın artık bu MARKA-KURUM kavasını… bildiğiniz DEVLET ve KURUMLAR bile alabora olmuş, birbirinize karşı hala daha tutmayın küçük enişteyi havasındasınız… MHP iktidara er ya da geç gelecektir… Ancak GEÇ KALMASI bilin ki sizin küçük dünyalarınızın BÜYÜK BÜYÜK diklenmelerinden MÜSEBBEPTİR… Bir daha ki sefere Genel Başkana meseleyi kısaca sorup çarçabuk bir olay karşısında cevap vereceğinize SABREDİN, BEKLEYİN ve BOSTAN KORKULUĞU olmayan MYK’nız ile meseleyi İSTİŞARE edin… Eminim ki SAĞDUYU çıkacaktır… Haaa Had bildirilecekse Yine KÜÇÜK ENİŞTE bildirsin abi… sorun olmaz UZLAŞIM adına… Mehmet Fatih DOĞRUCAN…
Posted on: Sat, 06 Jul 2013 21:12:03 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015