Bugün 13 eylül, eee artık 12 eylülün yıldönümü geçti - TopicsExpress



          

Bugün 13 eylül, eee artık 12 eylülün yıldönümü geçti gitti... Herkes bir şeyler yazdı çizdi, tamamdır o halde mesele kapanmıştır... Ooooh ne güzel içimizi döktük Kenana menana sövdük oh be dünya varmış ulan ne güzel rahatladık... Şimdi artık 28 şubatçılara balyozculara ergenekonculara methiyeler dizip onların ne kadar kahraman kişiler olduğunu aslanlar gibi savunmanın zamanı geldi, diye düşünenler için günaydın diyemeyeceğim... Kusura bakmayın ama onlarınki uyku hali değil derin narkoz etkisinde bayılma vakasıdır... Hala uyanamamışlarsa... Ayılmaları için önce sert bir tokat atayım, dövmek için değil yanlış anlamayın, sadece şok için... Bakın güzel kardeşlerim bizler 12 Eylül 1980 öncesi fena halde kandırıldık... Şimdi bu yazdığımı okuyanlar hemen küfredecekler bana, en azından yok be kardeşim yanılıyorsun diye serzenişte bulunanlar olacak... Bu kardeşlerime hemen peşinen sorayım... 13 Eylül 1980 günü Türkiye de ne oldu... Ne oldu da gerek Türkiyeyi Emperyalist Komünistlerin hegemonyası altına almak için ölümüne mücadele eden Devrimci vatandaşlardan, gerekse de Türkiye yi Komünistlere teslim etmemek için bütün vatan sathında cansiperane çarpışan Ülkücülerden bir tane babayiğit sokağa bile çıkamadı... Ne oldu sahi... 11 eylül gecesi ve hatta 12 eylül gecesi dahi 15-20 ayrı polis karakolu bombalanmış gene çok sayıda vatandaşımız pusuda veya çatışmalarda hayatını kaybetmişken... Peki 1 gün sonra ne oldu da her taraf sütliman kesildi... Ne olduğunu ben aklımca özetleyeyim... Yaklaşık 5-6 senesi çok şiddetli olmak üzere çatışarak bu memlekette vatandaşlar, ülkeyi kurtarmak iddiasıyla birbirini boğazladı... Ölenler, yaralananlar, hapishanelerde kalanların sayısı onbinlerle ifade edilen büyüklüğe erişti... Okullarda eğitim ve öğretim giderek yok olmaya başladı, okullarda idarenin değil vatan kurtaranların dediği oluyor, boykotların ardı arkası kesilmiyordu... Kurtarılmış okullar oluşturuldu bir kısım vatan evladının eğitim hakkı elinden alındı... Orta öğretim de dahil olmak üzere... Zaten yok denecek sayıda sanayi kuruluşumuzda vatanı kurtarmaya çalışan işçilerimiz grevlerle üretimi durdurunca Türkiye üretemez duruma geldi... Karaborsa ve kuyruklar aldı başını gitti... Öğrenciler bölündü, öğretmenler bölündü, işçiler, çiftçiler, memurlar, polisler bölündü... Sadece Darbeciler ve darbelerden beslenenler bölünmediler... Cuntacılar bölünmediler, kaostan kazanan tekelci sermaye sahipleri, beyaz türkler, bölünmediler, onlar Atatürkçülük çatısı altında birleşerek güçlerine güç kattılar... Üretemeyen Türkiye, devamlı artan dış borçlarla tüketerek bağımsızlığını iyice yitirdi... Sömürü düzenine dur diyebilecek kafa yapısına sahip vatan evlatları Sizler komünistsiniz, sizler de Ülkücü denilerek ikiye bölündü ve birbirleri ile savaştırılarak bu milleti kurtarma ihtimali olan insanların ya mezara ya da hapse düşmesi sağlandı... Bu 5 yıl Türkiye nin bağımsızlığını kaybetmesi için, gerekenlerin yapıldığı bir zaman olarak değerlendirildi dış güçler tarafından... Şimdi artık bu oyunun son kullanma tarihi geçmişti... 1978 lerden sonra güneydoğuda ayrılıkçı Kürt hareketi kürtlere uygulanan hatalı politikaların da kaşınmasıyla başlamıştı... Bu hareket giderek halkın üzerinde Terör estiriyor etkisini artırıyordu... İşte iş tam kıvama gelmiş millet darbeyi mehdi bekler gibi bekliyordu... Onlar da darbeyi yaptılar ve yeni plan uygulamaya konuldu...Önceleri ddkd ile başlayan ayrılıkçı terör, daha sonra ise malum derin çevrelerce yetiştirilerek görevlendirilen katil Apo tarafından biraz da tür değiştirerek evvela apocular sonra da pkk adı altında halkın üzerine çöktü... Bu melun terör 35 yıldır fakir milletimizin evlatlarını aldı, bunun pahası yok, pahası olmayan bu maliyete yaklaşık 500 milyar dolarlık bir de mali boyut eklenirse ne kaybettiğimizi daha net anlayabiliriz... Şimdi ise bu oyunun da kullanma tarihi doldu... Nihayetinde Ülkemizin bölünmesi planı uygulamaya konulmak istendi... Emperyalist güçler ve onların uşakları oyunu uygulamak için bir yol seçtiler... Kürtlere demokratik haklar verilecek diye bir laf ortaya attılar... Amaçları buna şiddetle karşı çıkılması yoluyla çatışmanın daha da şiddetlenerek Türkiye nin parçalanması ya da uygulanması halinde pkk nın çekilip yerine ılımlı islam düşüncesini uygulatacakları bir cemaatin bölgede yapılandırılmasını sağlamak idi... Fakat malum çevrelerin hesap edemedikleri ve sabah akşam soyuna sopuna dinine imanına sövdükleri biri, her iki oyunu da onların ellerindeki kozlarla bozdu veya en azından bozmaya çalışıyor... Bunlardan birincisi kürtlere bir takım doğal haklarının tanınacağı demokratikleşme planına sahip çıkmak, diğeri ise cemaat denen yapılanmanın iktidar üzerindeki etkisinin azaltılması idi... Bu iki kulvarda da da şu anda bir mücadele devam ediyor... Milli güçler ve olmayanlar arasında... Emperyalistler ve ortakları şer güçler baktılar olmuyor, milli güçlere aba altından sopa göstermeye başladılar gezi olaylarını tezgahladılar, şimdi Hatay da başka bir tezgah hazırlanıyor... Bunlar doğal şeyler aklımız bunlara eriyor az çok, aklımız yanlış da eriyor da olabilir, ancak bir şeye bir türlü aklım ermiyor... 12 eylül darbesini yemiş bir hareket, 12 eylül anayasa değişikliklerine nasıl hayır kampanyası yürüttü, nasıl bu darbe mağdurları bir numaralı cunta destekçileri olabiliyor, başlarındaki kötü oldukları artık herkesçe genel kabul görmüş yöneticilerinin arkasında sırf partilerinin menfaati için ilke ve ülkülerini nasıl terk edebiliyorlar... 12 eylüle lanet okuyup da devamında oynanan oyunu nasıl hala çözemiyorlar... 11 Eylülde devam eden terörün 12 eylülde bıçakla kesilir gibi kesilmesi onlara hiçbir şey anlatmıyor mu... 35 sene önce Türk bayrağı yakan ve aydınlık adlı karanlık odakların yayın organı olan paçavrada ülkücüleri hedef gösterip şehit ettirenlerle ele ele, kol kola aynı safta ellerinde bayrakla Türk Halkının üzerine saldırma noktasına nasıl geldiler, veya getirildiler, hiç mi düşünmüyorlar... Ve dahası hem de en komiği sabah akşam küfrettikleri Bu ülkenin başbakanını gene sabah akşam küfrettikleri ABD nin gözden çıkardığını varsayarak ‘’Abd Tayyibin üstünü çzdi’’ diye, bunu bir kutlama vesilesi yapıp neredeyse zil takıp oynuyorlar... Yazacak çok şey var fakat yerim dar, elimden bir şey gelmiyor yenim dar... Aldatıldık diye tekrarlıyorum sadece... Aldatıldım daha doğrusu, fakat bir şey kazandım... Her şeyin bir bedeli var ya, işte onlar geçmişte beni kandırdılar ama ben Ülkücülüğü kazandım... Pişman değilim... Sonunda Ülkücü olacaksam yüz kere kandırılabilirim... Ancak bir kere ülkücü olanın bir daha kandırılması da aslında mümkün değildir dostlarım... Ben ülkücülükle Allah ve Peygamber aşkı, vatan ve millet sevgisi kazandım... Allah da bana her müslümana verdiği ferasetten az bir şey nasip etmiştir inşallah diye umuyorum, bu az miktarı bile bir daha kandırılmamam için yeter gibime geliyor...
Posted on: Fri, 13 Sep 2013 12:28:49 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015