GENÇLER VE SİYASET İnsanlar ne de çok konuşuyorlar gençler - TopicsExpress



          

GENÇLER VE SİYASET İnsanlar ne de çok konuşuyorlar gençler hakkında değil mi? Onlar üzerinden enerji devşirmek, onların alkışları ve heyecanlı destekleriyle hayatta daha fazla kalmak ve mümkün olduğu kadar geç emekli olup, genç işgücünü istismar etmek için herkes “gençler”e sesleniyor. Tüm ideolojiler, politika çevreleri, dinler, öğretmenler, aydınlar ve başka bir sürü kurumsal olgu ve insan hep gençlere şekil vermeye çalışıyorlar. Çünkü en az maliyetle kullanacak varlıklar gençlerdir. Bu kirli yaklaşım çoğumuzda mevcut, dünyayı daha fazla tanımışlarla daha az işimiz oluyor onları kandırmak kolay olmadığından. Psikanalitik olarak incelenmesi gerekiyor bu “gençlik üzerine söylemler”in. Bu konuda hiç kimsenin ve şeyin masum olduğuna inanmıyorum ben. Bu kadar “gençler üzerine söylem üretme”nin kanımca mesela olgun yaştayken genç yaşta bir partner bulup da onunla aşk yaşamaktan farkı yoktur. Ben bir çeşit kullanılmaz sezinliyorum. Yanılma ihtimalimi de düşük buluyorum. Benim bugünkü esas sorunum, gençlerin siyasetle ilişkisinde onaylanan sürecin ikircikliğidir. Kısaca karikatürize edildiğinde gençler olgun bir söylemcinin görüşünü sahiplendiklerinde “yeteri kadar bilinçli”, “politik” ve “aydın” kabul ediliyorlar (veya dini anlamda “dindar”, “dinibütün” veya milliyetçi anlamda “vatansever” vs), bu arada kendileri bir şeyler söyleyemiyorlar (zaten söyleyemezler de, bir genç oturaklı düşünebilir mi olgunlar kadar?) ve işin ilginç yanı başka bir söylemin zorunlu dünya görüşünü sahiplendiklerindeyse aynı gençler “seviyesiz”, “tehlikeli”, “akılsız” vs kabul ediliyorlar. Her iki tavırda da gençlerin dünyaya ancak seyirci olarak buyur edildiklerine dikkat edilmelidir. İkinci bir ayrıntı daha var: Gençler bir yandan arzu edilen görüşü sahiplendiklerinde “akıllı” olup “politik” kabul ediliyorlar; ama diğer taraftan da onaylama süreçleriyle ilgili bir zihni karmaşa yaşamayıp genellikle aşkı ve gündelik popülizmi tükettiklerinden aslında apolitik bir meşruiyeti destekliyorlar. Yani politik denilenler de apolitik denilenler de aynı tarzda yaşıyorlar. Şimdi bu, gizli bir çelişkiye, ikircikliğe ve aslında gençlerin suistimaline işaret etmekte değil midir? Peşinden gelmeyenlere “kandırılmış gençlik” diyenler, beraberindeki zavallılara “aydın” gazı vermekle kalmıyorlar; zamanında gençlerle oturup kalkanları eleştirirken şimdi kendileri gençlerle vakit geçirerek maliyetsiz işgücü elde etmeye çabalıyorlar. Çocuk bakmak zordur; ama gençlere bakmak zevklidir; çünkü etkilerseniz, her talebinize olumlu cevap verirler. Talebiniz sapkın olur olmaz, doğru olur yanlış olur; gençler genelde olumlu cevap verirler. Çünkü samimiyetle ilgili yeterli tecrübeleri yoktur; ayrıca onlar için çoğunlukla tüketecekleri önemlidir, yaptıklarının gerçek sonuçlarının akla uygunluğu değil. Gençlerin alkış seslerine hayır diyen bir tane insan tanımadım ben, sizler tanıdıysanız beni de tanıştırın o kişiyle; çünkü o muhtemelen insan değildir! Şimdi mesela 1980 kuşağının apolitik ve işe yaramaz, 1960 kuşağının ise aydınlığa daha yakın olduğunu söyleyenler hangi felsefi ölçütleri kullandıklarını söylemelilerdir. Kendi alışkanlıklarını özleyenler genellikle bir iyilikten veya erdemden değil, sadece kendilerine ait olduğu için –yani bencilce bir gerekçeyle- eski alışkanlıkları özlüyorlar. Mesela “Devrim”, “Mustafa Kemal’in askeri olmak”, “Takva ehli bir Mücahid olmak”, “Kızıl elmanın gerçek sevdalısı olmak” veya “özgürlükçü bir Kürt olmak” türünden benim belki yeterince örnek veremediğim bütün gençlik üzerine söylemsel nitelemeler aslında samimi bir gerçekliğe karşılık gelmemektedirler. İnsanların gençler hakkındaki söylemlerinin genelde bencil ve kıskanç bir arka planı vardır, samimiyetlerinin yerine bunun yeteri kadar fark edilmesinden yanayım. Mümkün olsa insanlar gençlerin parası, enerjisi, cinselliği, zekâsı, samimiyeti, bilek kuvveti vs ne kadar vasfı varsa kullanmak ve onlara sahip tek kişi olmak isterler. Bu arada meydanlardaki gençlerin, bu dünyanın en az bilinçlileri olduğunu aralarında tamamı gülerek tekrarlar. Bunu da unutmamalıdır. Gençliği kıskanan birisi olarak ben de itiraf etmek istedim, yaşıtlarım ve daha olgun olanlar adına.
Posted on: Fri, 02 Aug 2013 03:49:48 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015