Güneybatı Kürdistan’da ölen Kürtler Kürdistan’ın - TopicsExpress



          

Güneybatı Kürdistan’da ölen Kürtler Kürdistan’ın Güneybatısında (Rojava) vatan savunmasını yapan YPG’lilere karşı sadece Yemen, Afganistan, Çeçenistan, Irak, S.Arabistan kökenliler değil, Kürdistan’ın kuzeyinden giden Kürt kökenlilerde savaşıyor. Avrupa’dan gruplar halinde beyinleri yıkanmış Kürtler kendi kardeşlerine karşı savaşmak için Türkiye üzerinden Kürdistan’ın Güneybatısına gönderiliyor. Yine Kürdistan’ın Kuzeyinden özellikle Çewlik(Bingöl) ve Siverek’ten gruplar halinde insanlar Kürdistan’ın G.Batısına kendi kardeşlerine karşı savaşmak için gönderiliyorlar. Serêkaniyê’de YPG tarafından ele geçirilen El Nusra merkezinde bunlara ait pasaportlar ele geçirildi. Bildiğim kadarı ile G.Batı Kürdistan’dan, Kürdistan’ın Kuzeybatısına birçok cenaze gönderildi. Bunlardan iki tanesi de benim memleketim olan Siverek’ten idi. El Kaide adına İstanbul’da canlı bomba saldırılarında yaşamını yitirenlerden birisi Azad Ekinci idi. Azad Ekinci kimdir biliyor musunuz? 17 Ocak 1978 tarihinde arkadaşlarının davasını izlemek üzere Bingöl adliyesine giden, duruşma sonrası dışarı çıkarken Belediye binasında pusuya yatan MHP’li faşistler tarafından şehit edilen TKDP’sinin Bingöl sorumlularından İdris Ekinci’nin oğludur. Dahası 15 Ağustos’ta Şemdinli baskınını düzenleyen 21 Mart Silahlı Propaganda (SP) Birliğinin komutanı Abdullah Ekinci’nin yakın akrabasıdır. Bu benim bildiklerim. Daha bilmediğimiz birçok evladımız var. Hepside Kürtlerin varlığına düşman din bezirganlarının tuzağına düşmüşler. Onların adına silah kuşanıp kendi öz kardeşlerine karşı cepheye sürülüyorlar. “Kürdün kanı, canı, malı, kadınları size helaldir” diye fetva veren din bezirganlarının saflarında savaşırken yaşamlarını yitiriyorlar. Şimdi ulusal birliğimizi sağlamak için oldukça mesafe aldığımız bu ortamda din adına kandırılıp kendi halkına karşı kullanılan bu gençlerimizi bu çetelerin, “Kürdün namusu, malı, canı, kadınları size helaldir” diyen din bezirganlarının tuzaklarından kurtarmanın zamanı değil midir! Biz inançları ne olursa olsun (Sünni, Şii, Alevi, Êzîdî) tüm Kürtlere kendi inançlarının başkalarının eli ile yanlış olarak anlatılmasının önüne geçmek sorumluluğunu yüklenmek durumundayız. Biz evlatlarımıza gerçek müslümanlığın ne olduğunu anlatmazsak yeni Muaviye’ler evlatlarımızı kendi müslümanlıkları ile donatıp sonrada bize karşı robot olarak kullanırlar. Biz Melê Saidê Kurdi’yi evlatlarımıza anlatamazsak, onun sağlığında sırf Anadolu’dan çıkmadığı için Melê Saidê Kurdi’yi ziyaret etmeyenler, Risalelerinden Kürt ve Kürdistan kelimelerini çıkartanlar, onun meşhur “Ey Selahaddini Eyyubi’nin çocukları beşyüz yıldır yattığınız uykudan uyanın” söylemini “Ey Anadolunun beşyüzyıldır uyuyan çocukları yattığınız uykudan uyanın” biçiminde değiştirenler, bizim çocuklarımıza onu hem ismini Said-i Nursi olarak ifade ederler, hem de içi boşaltılmış Risalelerini çocuklarımıza yanlış olarak okuturlar. Şiiliğin, Aleviliğin ne olduğunu da yine çocuklarımıza gerçek bir biçimde anlatamadığımız zaman Şii inancına sahip olanlarımız A.Rahman Qasimlo’ya “hele bir Kur’anı Kerim-e bakalım Kürtlere özerklikten bahsediyor mu” diyen İmam Hümeyni’nin, ya da 40.000 sivil Kürdü katlettikten sonra bu katliamı neden yaptınız diye soranlara “Eğer bunların içinde günahsız varsa zaten cennete gidecekler, şayet günahkar olanlar varsa cezalarını bu dünyada vermiş olduk” diyen Sahra mahkemeleri hakimi Ayettullah Sadegeh Khalhali’nin peşinden giderler. Onun için et beyinlilerin yaptığı gibi din adına yapılan yanlışlıkları, pislikleri, ırkçılığı kemalist/laisizm ya da laik/baasizm adına din düşmanlığına dönüştürmek yerine evlatlarımıza sahip çıkalım ve onlara doğru yolu gösterelim. Yusuf Bucak
Posted on: Wed, 14 Aug 2013 12:41:39 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015