LİDER Lider sözcüğü İngilizceden (leader) dilimize geçmiş - TopicsExpress



          

LİDER Lider sözcüğü İngilizceden (leader) dilimize geçmiş bir sözcük. Yol gösteren, öncülük eden, biraz daha açacak olursak ‘insanları etkileyerek peşinden sürükleyebilen’ kişi demektir. Politika dışında spor, iş yaşamı ve benzer başka alanlarda da kullanılmaktadır. Argoda ‘insan sarrafı’ denilen şarlatanlar vardır. Bunlar, gene argo deyimle ‘damardan girerek’ insanları aldatır ve istedikleri gibi kullanırlar. ‘Damar’ olarak, adamına göre kullanılacak birçok yol vardır. En çok, ‘kısa yoldan zengin etme vaadi’ ile ‘din veya vatan sevgisi’ gibi kutsal değerler kullanılır. Bu tür insanlar, eğer hitabet ve diksiyonları güzel, vücut dilini de kullanabiliyorlar ise demagojiyle kitleleri peşlerinden sürükler ve onları iliklerine kadar sömürürler. Sonuçta bunlar banker, saadet zinciri satıcısı, holding patronu, üfürükçü hoca, tarikat/cemaat lideri, hatta sahte peygamber vs. olarak karşımıza çıkabilirler. Üzülmemeniz için hemen belirteyim ki, bu tür insanlar yalnız ülkemizde yaşamaz. Dünyanın her yerinde bunlar vardır. En çok yeni tarikat ve cemaat ile peygamber, okullaşma oranının en yüksek olduğu, bilim ve teknolojide öncü ABD’de ortaya çıkmaktadır. Bilindiği gibi, Holivut yıldızları da, ‘konu mankeni’ olarak bu olayların içine sokulmaktadır. Siyasal liderler arasında da şarlatanlar olabilir. Bunlar kısa süreli başarılar kazansalar da sonunda uluslarını ve ülkelerini felaketlere sürüklerler. Hitler, Mussolini, Saddam bu konuda herkesin bildiği örneklerdir. Bir lider, eğer dürüst ve güvenilir değilse, halkına yalan söylüyorsa şarlatandır. Atatürk 10.Yıl Nutkunda der ki; “Büyük Türk Millet, on beş yıldan beri giriştiğimiz işlerde başarı vaat eden çok sözlerimi işittin. Mutluyum ki, bu sözlerimin hiçbirinde, ulusumun hakkımdaki güvenini sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım”. İşte, 15 yılın hesabını veren örnek önder. Buna karşılık, dün söylediğini bugün inkar eden, sonra da “dün dündür, bugün bugündür” diyerek kıvırtan şarlatan liderler. Siyasal liderler, bunlardan başka niteliklere de sahip olmalıdırlar. Bir lider öncelikle ilkeli ve tutarlı olmalıdır. Sorumluluktan kaçmamalı, cesur olmalı ve gerektiğinde risk almalıdır. Yerinde ve anında karar verebilmelidir. Olayların ardından sürüklenmemeli, tersine öngörü sahibi, İngilizcesi vizyon sahibi olmalıdır. Atatürk’ün deyimiyle “yalnız ufku değil, ufkun ötesini de görebilmelidir”. Yukarıda, 10.Yıl Nutkundan aldığımız sözleri, Atatürk’ün güvenilirliğinin yanında öngörü sahibi olduğunun da göstergesidir. Ufkun ötesini görebilmek, ya da öngörü sahibi olmak, falcı olmak demek değildir. Padişahlar bu amaçla müneccim (yıldız falcısı) kullanıyorlardı. Sarayda kadrolu müneccimler bulunurdu. Oysa yeterli bilgiye sahip olur ve olaylar arasında neden-sonuç ilişkisi kurabilirseniz, öngörebilirsiniz. Atatürk, ”çocukluğumdan beri elime geçen üç kuruştan ikisini kitaplara vermeseydim, yaptıklarımın hiçbirini başaramazdım” demiştir. Atatürk’ün cephede bile kitap okuduğu bilinir. Viyana, Berlin, Londra ve Paris Büyükelçiliklerinin Osmanlı ve Cumhuriyet dönemindeki tüm arşivlerini incelemiş bulunan, aynı zamanda tarihçi olan Büyükelçi Dr. Bilal Şimşir der ki, “ Atatürk’ten başka yurt dışından kitap sipariş eden devlet adamı görmedim. Tavus kuşu yumurtası sipariş eden vardı, fakat kitap sipariş eden yoktu. Belgeler sadece Atatürk’ün, özellikle yeni basılan kitapları istemiş ve parasını da kendi cebinden ödemiş olduğu göstermektedir”. Atatürk kitapları, önemli gördüğü satırların altını çizerek okur, sayfa kenarlarına da kendi görüşüyle ilgili notlar yazardı. Özel kitaplığındaki 4997 kitapta, altını çizdiği satırlar ile sayfa kenarlarına yazdığı notların toplamı 500 sayfalık 25 cilt kitap oluşturmuştur. 25 ciltlik bu kitap Anıtkabir’de satılmaktadır. Atatürk’ten sonra gelen liderler, eğer onun okuduklarının onda birini değil, %1 kadarını okumuş olsalardı, Türkiye şimdi Japonya’nın da, Kore’nin de önünde olurdu. Bir liderde bulunması gereken tüm nitelikler Atatürk’ün kişiliğinde vardır. Bu nedenle lider olmak isteyenler Atatürk’ün, özellikle Çanakkale’den sonraki yaşamını izlemelidirler.
Posted on: Thu, 18 Jul 2013 02:37:09 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015