Taksit Taksit Anayasa ___ Emin Çölaşan Sevgili - TopicsExpress



          

Taksit Taksit Anayasa ___ Emin Çölaşan Sevgili okuyucularım Meclis’teki örtünme güldürüsü taksit taksit devam ediyor. Dün de örtünenlere beşinci kadın milletvekili eklendi. Bunların böyle birdenbire hidayete ermesi, birbiri ardına örtünmeye başlaması çok güzel! İşin içinde siyasi hesap, kendilerine Tayyip tarafından verilen bir emir kesinlikle yok! Yaşadığımız güzel şeyler bununla da bitmiyor. Genelkurmay, birkaç gün önce sitesine bir haber koymuştu. Cizre’de bir askerimizin PKK’lılar tarafından bıçaklandığı bildiriliyor ve Kürtçülerin BDP’si şöyle tanımlanıyordu: “Bölücü terör örgütüne müzahir (destekleyen, arka çıkan) parti”BDP’den tepkiler geldi çünkü onların o taraklarda hiçbir bezi yoktu! Apo ve PKK’dan nefret ederlerdi! BDP’nin Kürtçülük ve PKK ile asla ilgisi olmadığını böylece öğrenen Genelkurmay, önce bu ifadeyi açıklamasından çıkardı. Bununla da yetinmeyip, BDP’lilerden telefonla özür diledi. Genelkurmay dediğin, TSK (Tayyip Silahlı Kuvvetleri) dediğin işte böyle olmalı! Kürtçüler tepki gösterdi diye açıklamasını değiştirmeli, üstelik onlardan özür dilemeli! Yaşadıkça daha neler göreceğiz neler. Vallaha bu Necdet Bey’i ne kadar kutlasak az gelir. * * * Sevgili okuyucularım, sıkmabaş ve özür dileme sorunları başarıyla çözüldüğüne göre, şimdi gelelim esas konumuza… Çünkü sırada o var… Hemen her gün hepimizin ensesinde boza pişirilmekte. Bunun adı anayasa bozası. AKP kafaya koydu, üzerinde yıllardır oynanan, referandumlara götürülen anayasayı bir kez daha kendi çıkarları doğrultusunda değiştirecek. Eğer mümkün olursa din kuralları getirilecek. Sayıları yettiği anda “Türk” sözcüğü ve “Türklük” kavramı kaldırılacak. Anayasamızın değiştirilmesi mümkün olmayan maddeleri de değiştirilecek. Nedir onlar? - Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir. Türkiye Cumhuriyeti… demokratik, LAİK ve sosyal bir hukuk devletidir. (Laiklik bunları en çok rahatsız eden kavram.) - Türkiye Devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. (PKK’ya verilen ödünleri, yapılan pazarlıkları, ülkemizi bölme çabalarına nasıl çanak tutulduğunu biliyoruz. Üstelik son pakette Kürtçülerin alfabesinde bulunan Q, X, W harflerini kabul ettiler.) - Bayrağı, şekli kanunda belirtilen beyaz ay yıldızlı bayraktır. (Bunu değiştirmek gibi bir niyetleri yok. Teşekkür ederiz!) - Milli marşı İstiklal Marşı’dır. (Bunu da değiştirmeyecekler!) - Başkenti Ankara’dır. (Ellerinden geldiği anda başkenti İstanbul yapacaklar. Hepsinin kurulu düzeni orada, medya gücü ve yandaş para babaları da orada.) * * * Anayasayı bir kez daha değiştirmek için Meclis’te temsil edilen dört partinin milletvekillerinden oluşan bir komisyon kuruldu. AKP bastırdıkça bastırıyor, CHP ve MHP ne yazık ki bu oyuna düşüyor. Kamuoyuna bir yanda “Uzlaşma olmadı, anlaşamadık” mesajları verilirken, öbür yanda ise pazarlıklar sürüp gidiyor. Son olarak 60 maddenin değiştirilmesi için uzlaşmışlar! İşin püf noktası işte bu aşamada başlıyor: Hangi maddeler değişecek? Onların yerine neler getirilecek? Bunları bilen yok. Bütün çalışmalar Türk Milleti’nden gizleniyor, herhangi bir bilgi verilmiyor. Taksit taksit yeni anayasa hazırlanıyor. Partiler arasında karşılıklı ziyaretler gerçekleşiyor, karşılıklı restler çekiliyor: “Bakın haaa, size bir hafta süre. Ya uzlaşırız ya da bu iş biter…” “Biz şunu isteriz ama bunu kabul etmeyiz…” İşin ilginç yanı, komisyonda görevli CHP milletvekilleri de kendi aralarında uzlaşamıyor, birbirlerini suçluyor, iş bazen karşılıklı hakaretlere varıyor. * * * AKP başta olmak üzere bütün partiler “Kenan Evren anayasasına karşıyız” nutukları atıyor. İyi de, bugünkü anayasada öyle hükümler var ki, tümüyle o anayasadan kalma. 1982 anayasası ile Kenan Evren’e çok büyük yetkiler verilmişti. Onlar bugün olduğu gibi duruyor, o sonsuz yetkileri Bay hacı Abdullah Gül kullanıyor ve hiçbir muhalefet partisi onları değiştirmek gerektiğinden söz etmiyor. Nedir onlar? İşte “Cumhurbaşkanının görev ve yetkileri” altında sıralanmış olan bazıları: - YÖK üyelerini seçmek. - Üniversite rektörlerini seçmek. - Anayasa Mahkemesi üyelerini, Danıştay üyelerinin dörtte birini, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısını, Askeri Yargıtay üyelerini, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini seçmek. * * * Bunlar geçmişte, bugünkü iktidarın “Darbe dönemi” diye tanımladığı, eleştirdiği, hatta alay ettiği darbe döneminde Evren’e verilmiş olan olağanüstü yetkiler. O günlerden bu yana 30 yıldan fazla zaman geçti, bu hükümleri hiçbir hükümet değiştirmedi… Ve her Cumhurbaşkanı, bu olağanüstü yetkileri kendi görüşleri doğrultusunda kullandı. Şimdi ise hacı Abdullah Bey tepe tepe kullanmakta! Şu yetkilere bakınız, üniversitelerin, ama özellikle de yargının bu duruma nasıl düşürüldüğünü, siyasetin emrine nasıl verildiğini görünüz! Üniversiteleri düzenleyen YÖK, artık tümüyle AKP’nin elinde. Üniversite rektörlerini doğrudan hacı Abdullah Bey seçiyor. Bu üniversitelerin bağımsız, özerk bilim yuvaları olmasını kim nasıl bekler? Bugün üniversitelerin tamamı iktidarın pençesinde. Aynı durum yargı için geçerli. Anayasa Mahkemesi ve HSYK üyelerinin tümünü, Danıştay üyelerinin dörtte birini Abdullah Bey AKP adına seçiyor. Sonra siz gelin de, Anayasa Mahkemesinin tarafsız olduğunu bu topluma anlatın bakalım! HSYK, AKP’nin yargıdaki ön bahçesi. Bay Abdullah Gül oraya iktidarın adamlarını seçiyor, onlar da yargıya kendi güvendikleri adamları! Böyle bir yargı bağımsız olabilir mi, hele kritik davalarda vereceği kararlarda tarafsız kalabilir mi? Eğer “Evet” diyen varsa, gelsin onu da benim külahıma anlatsın! * * * O halde şimdi gelelim günümüze!.. Anayasayı değiştirmek için Meclis’te toplanan o komisyonun muhalefet partilerine mensup milletvekilleri bu akıl almaz ve olağanüstü darbe döneminden kalan maddeleri değiştirmek için acaba ne yapıyor, ne gibi uğraşlar veriyor? AKP bu maddeleri Bay Abdullah Gül eliyle tepe tepe kullanıp üniversiteleri ve yargıyı tümüyle ele geçirmiş durumda. Siz neredesiniz muhalefet partileri? Onların bugüne kadar bu maddeler hakkında söylediği bir sözü ben duymadım. Söyledilerse, girişimde bulundularsa kendilerinden özür dilerim. Takılmışlar hepsi de AKP’nin peşine, kendilerine göre ufak tefek ödünler koparmak hülyalarıyla AKP’nin yeni anayasasına hizmet arz etme yarışındalar. Meclis’te kurulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmalarını sürdürüyormuş. Söylentiye göre 60 madde üzerinde uzlaşmışlar. Peki yeni anayasaya hangi maddeler, hangi hükümler girecek, hangileri kaldırılacak? Hiçbir şey bilinmiyor. Çalışmalar ve gelişmeler konusunda kamuoyuna yapılan herhangi bir tutarlı açıklama yok. Muhalefet partileri, önünü hiç kimsenin görmediği bir istikamette koşup duruyorlar. Üstelik kendi içlerinde kavga ediyorlar. Yeni anayasa işte böyle hazırlanıyor! Eğer olursa, bu kaçıncı değişiklik olacak, unuttuk gitti! Bu biter, sonra AKP’nin çağrısıyla yenisi başlar. Taksit taksit anayasa hazırlanıyor, içinde ne olduğunu kimse bilmeden ve Türk Milleti’nden habersiz!.. Mümkün olsa AKP bunu tek başına çıkaracak ama oyları yetmiyor ki! İlk hedefi CHP’yi kafakola almak çünkü Meclis’ten geçirmek için onlara muhtaç. Muhalefet partileri, özellikle de CHP, iktidarın uzattığı elma şekerine tav olmuş durumda. Uyan muhalefet uyan, anayasa böyle kapalı kapılar ardında değil, milletin önünde tartışmaya açılarak hazırlanır.
Posted on: Mon, 04 Nov 2013 07:10:10 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015