TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN BAĞIMSIZLIK SENEDİ LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI’NIN 90.YILINI KUTLUYORUZ/ İngiltere Atatürkçü Düşünce Derneği 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan ,Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığının uluslararası platformda resmen kabulü olan ,üniter devletimizin hukuki tapusu sayılan, Lozan Barış Antlaşmasının 90. yılında ülkemiz Lozan’ı savunanlar ile Sevr’i savunanlar arasındaki büyük bir çekişmeye sahne olmakta, doludizgin bir kaosa doğru sürüklenmektedir. Nedir Lozan? Lozan, Mustafa Kemal’in Nutuk’ta belirttiği gibi “Türk ulusuna karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Serv anlaşması ile tamamlandığı sanılmış, büyük bir yok etme eyleminin (suikastın) kırılıp önlenişini bildirir bir belgedir. Osmanlı tarıhinde benzeri görülmemiş bir siyasal utku anıtıdır.” Lozan’ı anlamak için Sevr’i çok iyi bilmemiz ve çocuklarımıza anlatmamız gerekmektedir. Sevr, topraklarında bir çok ülkenin kurulmasına olanak veren, Ankara ve çevresinde küçücük, denizden ırak bir toprak parçasına hapsedilen yenilmiş, gururu kırılmış, askeri gücü elinden alınmış bir İmparatorluğa dayatılan ölüm fermanıdır. Sevr haritasını hepimiz beynimize adeta kazımalıyız. Serv tehlikesi bugün herzamankinden daha yakın ve daha gerçektir. Emperyal Batı 20. yüzyıl başında gerçekleştiremediği Osmanlı’yı etnik temelde bölme arzusunu hiçbir zaman unutmamıştır. Lozan Barış Antlaşmasının Büyük Britanya Heyeti Başkanı Lord Curzon’un İsmet İnönü’ye bugün bu antlaşmayı imzalıyoruz, ama gün gelecek bu anlaşma ile kazandıklarınızı teker teker geri alacağız sözü maalesef gerçekleşmektedir. Bugün Lozan’ın baş aktörü İngiltere’nin yerini Amerika Birleşik Devletleri almıştır. Lozan Barış Antlaşmasını hiçbir zaman imzalamamış olan “stratejik ortağımız” ABD, 12 Haziran seçimlerinde 3. kez iktidar olan Büyük Ortadoğu Projesinin eş başkanı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katkısı ile bütün Ortadoğu’yu istediği gibi yapılandırmaya, ABD’nin Ortadoğu’daki gerçek stratejik ortağı olan İsrail’e destek Büyük Kürdistan oluşturmaya çalışmaktadir. Ülkemizde Sevr savunucuları büyük bir güç kazanmışlardır. Bunlar, başta siyasal erk olmak üzere, tarikatçısı, bölücüsü, yeni Osmalıcısı, liboşu, dönek solcuları, televizyonları, gazeteleri ve onlara her türlü desteği veren emperyal dış güçler ile tam bir dayanışma içinde güzel ülkemizinin bölünme sürecini hazırlamakta, hızla iç savaş ortamına sürüklemektedir. Barış süreci adı altında bölücü terör örgüyüyle müzakereler yapılarak Türk halkının bilmediği antlaşmalara imza atılmaktadır. Demokratik rejimlerin olmazsa olmazı kuvvetler ayrılığı ve laiklilk ilkesi ortadan kaldırılmış, ülke dinci totaliter bir rejime dönüştürülmektedir. Lozan’ı, bağımsızlığımızı, laik, demokratik ve çağdaş Türkiye Cumhuriyetini savunan öncü güçler 6 sene önce Ergenekon Terör Örgütü düzmecesi ile hapsedilmiş bugün ise Gezi Parkı Eylemleri adı altında hiçbir delil olmadan gençler tutaklanıyor,saygın Sivil toplum örgütleri terör örgütü adı altında halkın gözünde suçlu gösterilmeye çalışılıyor. Doğruları gösterip halkı aydınlatmayı görev bilen ulusalcı televizyonlara da umulmadık şekilde para cezası kesilerek korkutulmaya çalışılıyor. Gezi Parkı Eylemleri ile herkesi uyandıran gençlerimize buradan sevgi ve selamlarımızı gönderiyoruz.Türkiye artik Haziran öncesi Türkiye değildir. Korku imparatorluğu yıkılmıştır. Halkımıza sesleniyoruz. Sessiz kalmayın, demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın. Oyunlara gelmeyin. Bu topraklar hepimizin. Bin yıldır birlikte kardeşçe yaşamış, Osmanlı yıkılırken her türlü ayrıştırma çabalarına rağmen birbirine kilitlenmiş, aynı havayı soluyan, aynı derede yıkanan aynı türküleri söyleyen Anadolu halkları tekrar birbirlerine kenetlenmeli ve bu emperyalist oyunu yıkmalıdır. Biz, tam bağımsız, çağdaş laik Atatürk Cumhuriyetini savunanlar mutlaka ve mutlaka tüm olumsuzluklara ve baskılara rağmen bu birlikteliği sağlayacağız. Çünkü Gezi Parkı eylemleriyle başlayan ve tüm Türkiye’ye yayılan halk hareketi bunu bir kez daha göstermiştir. Halkımız ile birlikte Ata’mızın bize emanet ettiği ve Lozan ile taçlandırdığı Cumhuriyetimizi sonsuza dek yaşatacağız. Bu vesileyle başta büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Lozan zaferinin efsane Paşası, kararlılığı, kıvrak zekası ve cesareti ile Büyük Britanya İmparatorluğu’nun Başkanı müzakere salonunda bastonu için bile özel iskemle ayrılan ,Lord Curzon’u yenigiye uğratan, İsmet İnönü’ye ve tüm Kurtuluş Savaşı şehitlerimize şükranlarımızı sunar, Gezi parkı Eylemlerinde kaybettiğimiz arkadaşlarimizi da saygıyla anıyoruz. Bugün ayrıca Kıbrıs’ı Yunanistan’a ilhak etmek amacıyla 15 Temmuz 1974 ‘te yapılan Yunan darbesi karşısında Türkiye’nin uluslararasi antlaşmalardan doğan hakkını kullanarak 24 Temmuz 1974’te gerçekleştirdiği Barış ve Özgürlük Harekatı’nin 39.yılını kutluyoruz. İngiltere Atatürkçü Düşünce Derneği olarak herzaman Kıbrıs Adası’nda eşit haklara sahip 2 devletin varlığını savunuyoruz ve diyoruz ki KKTC ilelebet özgür ve bağımsız bir devlet olarak yaşayacaktır.Bu vesile ile özgürlük adına hayatını kaybeden tüm şehitlerimizi şükranla anıyoruz. İngiltere ADD Yönetim Kurulu adına Başkan Jale Özer 24 Temmuz 2013
Posted on: Wed, 24 Jul 2013 00:01:11 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015