eveet buda diğer senaryom ii okumalar Masumiyet 1.bölüm Murat han koskocaman bir oyuncudur ve hayranlarıda sayısızcadır.. onu seven masum ve güzel bir kız vardır adıda eylüldür..tek hayali onunla bir gün karşılaşmaktır.. tek isteği onunla bir gün konuşmaktır.. işte eylül hep bu hayallerle avunur durur.. aynı şehirdedirler ama karşılaşmak bir türlü kısmet olmamıştır.. eylül bütün sırlarını yakın arkadaşı erene anlatırdı bu konudada sık sık konuşurlardı.. eren eylülü sabahleyin eden alır.. Eren: eylül günaydın Eylül: sanada Eren: hadi hazırsan çıkalım Eylül: hazırım bile Erenle eylül yolda sakin sakin giderken bir anda hız yapan birisi eylüle çarpar.. eylül yavaş vuran arabayla yere yıkılması bir olur..erenin bağırış çağırışları içinde eylül gözünün önünde bayılır.. arabadan inen yakışıklı eylülü kucağına alıp hastaneye götürür.. eylül doktor kontrolünden sonra kendini yavaş yavaş toplar.. gözlerini açtığında hayran olduğu oyuncu vardır.. yanlış görmüyordur.. Eylül: siz 1.bölüm sonu 2.bölüm Murat: kusura bakmayın bir anda önüme çıktınız firen yaptım ama durduramadım arabayı Eylül: önemli değil Murat: umarım iyisinizdir canınız yanmıyor değilmi Eylül: hayır yanmıyor Murat han o kadar masum bir şekilde bakıyordurki eylüle ilk görüşte etkilenmiştir bu duru güzellikten.. hoşlanmaya başlamıştır eylülden.. eylülde şaşkınlığını gizleyemiyordur.. karşısında hayran olduğu düşlerinde büyüttüğü yakışıklı.. Eylül: merhaba Murat: çok özür dilerim ben yanlışlıkla size çarptım Eylül: önemli değil Murat: nasıl önemli olmaz canınızı yaktım Eylül: gerçekten hem bende iyiyim canımda yanmıyor Murat:((gülümseyerek) çok sevindim canın yanmasın yeterki O sırada içeri eren girer.. Eren: canım iyiysen gidelim Eylül: tamam Murat: sizi ben bırakayım Eylül: size zahmet olmasın Murat: ne zahmeti aksine çok sevinirim lütfen Eylül: eren sen ne dersin Eren: olur gidelim Murat eylüle yardımcı olarak hastaneden ayrılırlar.. arabaya binerler.. Eylül: size zahmet oldu Murat: ne zahmeti benim için zevk Arabada ikiside birbirlerine bakarlar.. okula gelirler.. Murat: (eylüle dönerek) Sizi bir daha görebilecekmiyim Eylül: benimi Murat: evet sizden çok etkilendim adınızı öğrenebilirmiyim Eylül: adım eylül Murat: bende murat lütfen sizi bir daha göreyim izin verin Eylül: (gülümseyerek) tabi görebilirsiniz Murat: o zaman akşam sizi okuldan alırım Eylül: tamam olur Murat: seni seviyorum ( demişti eylüle yanlışlıkla söylemişti bu kelimeyi.. utanmıştı.. murat şokla bakmıştı eylüle.. ama söylediğindende pişman değildi.. Eylül: bende (diyerek erenle arabadan inip okula doğru hızla koşarlar..) 2.bölüm sonu 3.bölüm Okula geldiklerinde bütün gözler eylüle çevrilmiştir.. çünkü eylülün yanakları kıpkırmızıdır..muratta arabada giderken eylülü hayal eder.. akşamın olmasını sabırsızlıkla beklemektedir.. Eylül öğlen arası erenle konuşmaya başlar.. Eylül: kanka murat bana beni sevdiğini söyledi çok utandım Eren: bunda utanılacak bir şey yok canım hem herkesin yaşadığı duygu bu hem aşktan kim kaçabilmişki Eylül: sende bu akşam gelsene bizimle Eren: olmaz canım bu sizin ilk buluşmanız başka sefere beraber gideriz inşallah her şey istediğin gibi gider Eylül: amin birtanem Eylül: eeeeeeee okul çıkışı alış verişe gideriz demi Eren: gideriz tabi Eylül: sağol meleğim Eren: ne demek her zaman prensesim Murat sete geldiğinde bütün gözler üzerine çevrildi.. çünkü o kaza yüzünden sete geç kalmıştı.. ama bundan pişman değildi.. çünkü eylülle tanışmıştı..mehmet ali nuroğlu: nerdeydin beee oğlum Murat:hiç Mehmet: ne demek hiç, yönetmen sana çok kızdı Murat: neyse önemli değil zaten çok sıkıldım ben bu diziden Mehmet: yapma bee abi sen olmazsan bu dizi yürürmü Murat: neyse ya hadi begümlerin yanına gidip bitirelim şu işi Mehmet: tamam Murat işini bitirmiştir.. eylülle erende alış veriş yapıyordur.. Eylül: ne güzel bir alış veriş merkezi demi kanka Eren: evet öyle insanı büyülüyo Eylül: ne alsam Eren: onu büyüleycek bir elbise Eylül: şu ipekli elbiseyi alsam yakışırmı Eren: al, sana çok yakışır Eylül: deneyebilirmiyim Satıcı: denemene gerek yok, sana olur Eylül: sahimi Satıcı: o kadar güzelsinki ne giysen yakışır sana Eylül: sağolun Satıcı: ne demek bu akşam yemeğe çıkalımmı sana kendimi daha rahat anlatırım Eylül: hayır Satıcı: neden Eylül: benim bir sevdiğim var Satıcı: sevdiğin beni ilgilendirmez.. o anda bir ses duyulur..murat: kimmiş bakalım sevdiğin 3.bölüm sonu 4.bölüm Eylül yerinde irkilir Eylül: murat Murat: evet kimmiş sevdiğin Eylül: şeeey Murat: evet Eylül: evet bir sevdiğim var Murat: kim Eylül: çıkmıyomuyuz Murat: anladım konuyu kapat diyorsun peki öyle olsun gidelim Eylül: eren sen Eren: siz gidin canım Eylül: görüşürüz Eren: görüşürüz Eylülle murat mağzadan çıkıp arabaya binerler.. Eylül: kızdınızmı bana Murat: neden Eylül: size gerçeği açıklamadım diye Murat: hayır kızmadım Eylül: anladım Murat: nereye gitmek istersin Eylül: siz neresini uygun görürseniz Murat: sizli bizli konuşmayı bıraksan Eylül: olur Murat arabayı şık bir restorantın önüne çeker..arabadan inip restoranta girerler.. Eylül: çok güzel bir yer seçmişsin Murat: teşekkürler Eylül: şöyle geçelim Murat: tamam Murat: ne yiyelim Eylül: döner üstü pilav ve ayran Garson gelir.. garson: hoş geldiniz, ne alırdınız Murat: 2.döner üstü pilav 2.ayran Garson: başka emriniz Murat eylüle bakar.. eylül: yok sağolun Garson: peki efendim Yemeklerini yedikten sonra.. murat: içki içermisin Eylül: içmem.. murat: benim içindemi içmezsin..eylül: senin için içerim Murat garsona seslenir.. murat: garson bakarmısınız.. garson: buyurun efendim.. Murat: bize 2.bira.. garson: tamam efendim..garson biraları getirir..eylül bir yudum içince öksürmeye başlar..murat: iyimisin.. eylül: iyiyim dokundu galiba.. murat: içme o zaman eylül :olmaz o kadarda aldırdık murat: senin sağlığından önemli değil.. deyip bardağı alarak kendi bardağının içine boşaltır..eylül: ne yaptın..murat: senin içkini benim bardağıma boşalttım..eylül: hep böylemisin sen..murat: nasıl.. eylül: hep başkalarını düşünen.. murat: sence.. eylül: bence öylesin..murat: bunu duyduğuma sevindim..eylül gülümser.. murat: sana gülmek çok yakışıyo sen hep gül hiç ağlama.. eylül: teşekkürler iltifat ediyosun.. murat: içimden geçeni söylüyorum..eylül: kaç kardeşsiniz.. murat: 2 eylül: bizde eylül: kalkalımmı murat: neden.. eylül: yarın sınavım varda onun için murat:tamam.. hesabı ödeyip restoranttan ayrılırlar.. murat eylüle evini sorar.. eylülde evi tarif eder.. yolda hep bakışırlar.. eve geldiklerinde murat: seni seviyorum..deyip eylülü dudağından öper.. o sırada onlara bakan birisi vardır 4.bölüm sonu 5.bölüm Tuna: eylül Eylül: tuna Murat: sende kimsin Tuna: eylülün sevgilisi Murat: neeeee Eylül: hayır yalan söylüyo, biz ayrıldık Tuna: hayır, ayrılmadık, ben seni seviyorum sen benimsin Eylül: ben seni sevmiyorum, ben başkasına aşığım Tuna: öylimi, kimmiş o Eylül: sanane Tuna: benimle düzgün konuş yoksa Eylül: yoksa Tuna eylüle tokat atar.. murat bunu görünce dayanamayıp tunayla kavgaya tutuşur Eylül: durun, ne yapıyorsunuz Murat: bu şerefsize haddini bildiriyorum Eylül: bırak Murat: hayır Eylül: bırak ne olursun Murat: tamam senin hatrına bırakıyorum, bir daha bu kızın yanında görmeyeyim seni sonra çok kötü olur Duydunmu beni Tuna: duymadım Murat tam vuracağı sırada Eylül: tuna git buradan Tuna: gitmiyorum Eylül: ne olur git Tuna: peki, şimdilik gidiyorum dönüşüm mükemmel olacak bekleyin beni Murat: defol Tuna gittikten sonra.. murat: gerçekten sevgilinmi Eylül: hayır, dediğim gibi biz ayrıldık Murat: peki gerçekten başka sevdiğin varmı Eylül: hayır, mağzada yalan söyledim, bu yalanı bulmasaydım satıcı beni rahat bırakmazdı Murat: bir daha sana bir şey yaparsabana haber ver Eylül: bir daha ordan alış veriş yapmıycam Murat: iyi olur, aynı şey tuna içinde geçerli Eylül: meraketme bana bir şey yaparsa haber veririm Murat: peki, kalbine başka birini alamazmısın Eylül: bilmem, bunu zaman gösterecek Murat: ben artık gideyim, yarınki sınavda sana başarılar bir tanem Eylül: sağol Murat gittikten sonra eylülde eve girer.. odasına geçip üstünü değiştirip yatağına uzanır ve sınavına çalışmaya başlar. Ertesi gün EREN okulda onu beklemektedir. eylül gelir gelmez onu yanına alarak geceyi sormaya başlar. Eylül olanların hepsini teker teker anlatır. EREN tunanın geldiğine çok şaşırır. tunanın çünkü onun yanınada geldiğini kendisi içinde aynı şeyleri söylediğini söyler. Eylül büyük bir şoka girer. Ve bunu murata söylemeye karar verirler. O günkü sınavda eylül düşük bir not alır. Çünkü olanlar onun kafasını çok karıştırmıştır. Öyle arası ERENLE eylül okul çıkışı muratla bulUşacaklarını kararlaştırırlar. 5.BÖLÜM SONU 6.BÖLÜM OKUL ÇIKIŞI OLDUĞUNDA MURAT ONLARIN NERDE OLDUĞUNU ÖĞRENİP JİPİYLE ALMAYA GELİR..ARABAYA BİNERLER.. MURAT: SINAVIN NASIL GEÇTİ CANIM EYLÜL: KÖTÜ MURAT: BENİM YÜZMDEN EYLÜL: SAÇMALAMA MURAT: EEE NE KONUŞUCAZ EREN: TUNAYI KARAKOLA VERELİM MURAT: OLUR TABİ EYLÜL: NERDEDİRKİ ŞİMDİ EREN: BEN BİLİYOM, HADİ GİDELİM MURATA YOLU TARİF EDER EREN.. GELDİKLERİNDE TUNAYI BULUP GÖTÜRÜRLER.. AMA ÇETE HALİNDEDİR BUNLAR.. KARAKOLA GELİRLER.. TUNANIN SABUKALI OLDUĞU ÖĞRENİLİR, BİR GENÇ KIZ TARAFINDAN VE TUNA HAPSE ATILIR.. TUNA: BUNUN HESABINI VERECEKSİNİZ, EYLÜL SENİ SEVİYORUM MURAT: O BENİ SEVİYO 6.BÖLÜM SONU 7.bölüm Tuna hapse girdikten sonra eren, eylül ve murat bir çay bahçesine gidip otururlar. Eylül murata: Murat bu gün eylülde beni seviyo demiştin sen nereden biliyorsun ben sana öyle bişey demişmiydim. Murat: Şeeeeeyyyy ben öylemi dedim eylül. Eylül: Öyle dedin tabiî ki ama olsun yanlış bişeyde demedin aslında biliyomusun. Murat: Gerçektenmi Eylül: EVET GERÇEKTEN ama ya sen? Murat: Bende..DEYİP EYLÜLÜ DUDAĞINDAN ÖPER EREN: ÖHÖ ÖHÖ ÖHÖÖ MURAT: HAYIRDIR BOĞAZINDA BİR ŞEYMİ VAr Eren: ayıp ayıp ne yapıcaksanız baş başa yapın Eylül: eren haklı murat Murat: üffffff tamam canım O sırada birisi eylüle doğru hızla koşar. Tuna: geldim köpek, çok zor izin aldım, bundan sonra benden kurtuluş yok sana 7.bölüm sonu 8.bölüm Eylül: murat bırakma beni Murat: dokunma ona Tuna: eylülü alıp gidicem Murat: o seninle gelmiycek, tuna: gelicek gelmek zorunda Eren: ben hemen polisi arıyorum Tuna: sakın denemeye kalkma zararlı çıkarsın Diyerek cebinden silahını çıkarır Tuna: biliyosunuz, öncedende birkaç kişiyi öldürdüm, şakam yok Murat: indir şunuda adam gibi konuşalım Tuna: indirmiyorum Eylül: yalvarırım, indir Allah aşkına Tuna: allahı katma, indirmeycem, sen benimle gel Eylül: gelmek istemiyorum Tuna silahı murata doğrultur Tuna: şakam yok, vururum Eylül: hayır, yapma, beni vur Diyerek kendini muratın önüne atar O anda silah ateş alır Kurşun eylüle hisabet eder ve eylül yere düşer Murat: eylüüüüüüllll 8.bölüm sonu 9.bölüm O sırada eren zaten polisi aramıştır ve polis gelip tunayı tutuklar.. muratta erenle birlikte eylülü muratın evine götürürler ve murat aile doktorunu çağırır.. doktor gelir ve eylülü kontrol eder. Doktor:kurşun sıyırmış, önemli bir şey yok, ama hastamızın iyi bakılması gerekiyor, çünkü çok sitres yapmış, sitresten uzak tutun Murat: peki doktor Murat doktoru geçirir ve eylülün yanına gelir Eren: bende gideyim artık, lokumum sana emanet Murat: ne demek, burada kalabilirsin Eren: senin için Murat: hadi, ne diyosam onu yap, eylülüde merak etme, ben yanındayım EREN: ÇOK SAĞOL.. DEYİP MURATIN ONA YOL GÖSTERMESİYLE ODASINA ÇEKİLİR.. MURAT EYLÜLÜN YANINA GELİP EYLÜLÜN SAÇLARINI OKŞAMAYA BAŞLAR.. SABAH OLUR.. MURAT GECE BOYUNCA EYLÜLÜ KONTROL ETMİŞTİR EREN: GÜNAYDIN MURAT: GÜNAYDIN EYLÜL UYANIR VE MURATLA ERENİN YANINA GELİR EYLÜL: GÜNAYDIN MURAT ,EREN: GÜNAYDIN EYLÜL: EEEE KAHVALTI YAPMIYOMUYUZ MURAT: SEN İSTERSİNDE BİZ HİÇ YAPMAZMIYIZ, HADİ GELİN DİYEREK KAHVALTI MASASINA OTURUP KAHVALTILARINI YAPARLAR EYLÜL: ELİNE SAĞLIK PRENSİM MURAT: AFİYET OLSUN O SIRADA ERENİN TELEFONU ÇALAR.. EREN: EFENDİM GÜLÇİN: KANKA MERHABA EREN: GÜLÇİN, CANIM MERHABA, NASILSIN GÜLÇİN: İYİYİM, LOKUMUM NASIL EREN: İYİ, VEREYİMDE KONUŞ EYLÜL: GÜLÇİN, NASILSIN BİTANEM GÜLÇİN: BOMBA GİBİYİM, ASIL SİZ NASILSINIZ YA, UZUN ZAMAN OLDU GÖRÜŞMEYELİ EYLÜL: HAKLISIN CANIM GÜLÇİN: AYŞENDE YANIMDA, SELAM SÖYLÜYO EYLÜL: SENDE ONA SÖYLE ALEYKÜM SELAM GÜLÇİN: BİZ ASLINDA İSTANBULDAYIZ, SİZE GELMEK İSTİYORUZ, BANA EVİN ADRESİNİ VERSENE EYLÜL: OLURDA, BİZ ERENLE AYNI EVDE DEĞİLİZ GÜLÇİN: EEE NASIL OLDU BU EYLÜL: YA BİZ, ŞEEY, ŞÖYLE SÖYLEYEYİMBENİM SEVGİLİMİN EVİNDEYİZ GÜLÇİN: OOOOOOOOOOOOOOO NE İŞ EYLÜL:YAAAAAA, YANLIŞ ANLAMA, BEN BİRAZ RAHATSIZLAŞTIM, ONUN İÇİN ONUN EVİNDE KALDIK, HEM DAHA YENİYİZ, ŞANS DİLE BİZE GÜLÇİN: ŞANS MELEKLERİ SENİNLE OLSUN BİRTANEM EYLÜL: CANIM ADRESİ VERİYORUM YAZ.. DİYEREK GÜLÇİNE KENDİ EVİNİN ADRESİNİ VERİP TELEFONU KAPATIR EYLÜL: EREN BANA KIZMADIN DEĞİLMİ EREN: YOK CANIM EYLÜL: SEVİNDİM MURAT: ESKİ OKULDANMI EYLÜL: YOK BİZ DÖRDÜMÜZ ÇOCUKLUK ARKADAŞIYIZDA MURAT: ANLADIM EYLÜL: ONLAR KÜTAHYA VE İZMİRDE OKUDUKLARI İÇİN GÖRÜŞEMİYORUZ, İŞTE ŞİMDİ İKİSİDE BİR ARAYA GELMİŞLER BURDALARMIŞ, BU GÜN BİZE GELECEKLER,MURAT BENİ EVE GÖTÜRÜRMÜSÜN MURAT: NEDENKİ EYLÜL: EEE HAZIRLIK YAPICAM EREN: SEN DUR, BEN GİDERİM, HEM YENİ KALKTIN HASTALIKTAN, KENDİNİ YORMANA İZİN VERMEM MURAT: EREN HAKLI, ARKADAŞLARIN GELİNCE BEN SENİ GÖTÜRÜRÜM EYLÜL: TAMAM O ZAMAN MURAT ERENİ GEÇİRİR VE TEKRAR EYLÜLÜN YANINA GELİR EYLÜL: BENDE ŞU KAHVALTI MASASINI TOPLAYAYIM MURAT: CIK OLMAZ BİRTANEM EYLÜL: NE OLURSUN, HEM BU HAFİF İŞ, YALVARIRIM MURAT: PEKİ O ZAMAN, AMA YARDIM İSTERSEN ÇAĞIR EYLÜL: TAMAM.. DİYEREK TEPSİYİ MUTFAĞA GÖTÜRÜR VE O ANDA BAŞI DÖNEREK TEPSİYLE BİRLİKTE YERE YUVARLANIR 9.BÖLÜM SONU. 10.bölüm Murat: eylül iyimisin Eylülden ses gelmez ve murat eylüle bakmaya gider Murat gördükleri karşısında şok olur. Murat: eylüüüüül Murat eylülü kucağına alıp hastaneye götürür. Murat yolda ereni arar Murat: eren eylül çok kötü, hastaneye götürüyorum. eren: neeee tamam geliyoruz. eren gülçinle ayşeni alıp hastaneye gider. eren: murat eylülün durumu nasıl murat: bilmiyorum Gülçin: nedemek bilmiyorum yaaaa Murat: bilmiyorum işte, doktor gelir ve odada konuşmayı teklif eder. Doktor: hastamıza bazı testler yapmalıyız Murat: ne gibi testler Doktor: hastamızın iyi olduğundan imin olabileceğimiz testler Murat: kötü bir şey çıkmaz değilmi Doktor: merak etmeyin yapıp görücez Murat: peki yapın o zaman. sonuçları ne zaman alırız. Doktor: yarın alabilirsiniz. Hastamız bu gece burada kalsın. Doktor testleri yapar ve murat gece boyunca eylülün yanında kalır. Sabah olur ve murat doktorun odasına gelir. Murat: sonuçlar çıktımı Doktor: çıktı ama size hiç iç açıcı bir haber veremeyeceğim Murat: ne demek bu Doktor: ne yazık ki hastamız lösemi 10.bölüm sonu 11.Bölüm Murat sasirir.. Murat: ne diyorsun sen doktor! Doktor: üzgünüm yaptigimiz testler sonucu onu gösteriyor Murat bu sözler karsisinda yikilir. Uzun zamandan beri ilk defa asik olan murat, onu kaybetmekten korkar. Murat: simdi ne olacak? Ne yapabiliriz? Doktor: mümkün oldugunca cabuk doner bulun hastaya. Simdilik ilac ve Kemo terapi ile baslayacagiz. Erenler hastahaneye gelir. Eren: eee murat sonuclar ciktimi? Murat: cikti eren Eren: anlatsana noldu yüzün sapsari. Kötü biseymi oldu yoksa? Murat: eren, eylül... Eren: noldu eylüle? Söylesene murat cildirtma insani Murat: eylül lösemi Gülcin: hayir, yalan söylüyorsun Murat: dogru yemin ederimki dogru. Eren: hayir ya olamaz Hepsi gözyaslarina bogulur. 11.bölüm sonu 12.Bölüm Murat: ben onu kaybedersem ölürüm, yasayamam. Uzun zamandir ilk defaa yasadigimi hissediyorum, ilk defa güzel bi rüya görüyorum.. ilk defa hayatin güzelligini fark ediyorum.. o giderse, ben biterim. Ben yasayamam. Ona carptigim gün canini yaktim ama o ise benim dünyami aydinlatti bi günes gibi dogarak. Kizlar bu konusmaya duygulanirlar Eren: biz onsuz napariz ona bisey olursa napariz... Murat sinirlenir Murat: hayir! Ona bisey olmuycak buna izin vermem. Böyle gidemez. Gitmiycekte. Simdilik ona bisey demeyin.. simdilik bilmesin enazindan bi kac gün.. daha tunanin actigi yara tam kapanmadi. Kendine iyice gelsin.. Aysen: murat hakli bisey söylemeyin. Eren: onu görelim hadi.. Murat en önde gidr kapiyi acarlar! Murat: günaydin melegim! Eylül: günaydin. Neden burdayiz? Murat: kücük bi bayginlik gecirdin bitanem. Eylül: doktor bisey dedimi Murat: sey, evet, stresten, üzüntüden dedi. Bu tuna falan seni cok yordu oyüzdendir bitanem. Kizlar gelir. Eren: canim nasilsin iyimisin Eylül: iyiyim galiba Gülcin: galiba yok iyisin iyisin. Aysen: cok özlemisiz seni Eylül: beni böyle görmenizi istemezdim kizlar Gülcin: kiziyoruz bak Murat: neyse hastamizi birakalimda dinlensin hadi cikaalim biraz. Cikarlar. Eylülün canisikilir ve ayaga kalkip cikmak ister.. kapiyi acar arkadaslari ve murat karsida otururlarken, onlari görür ama onlar eylülü görmez.. eylül konustuklarini duyar birden bi konu dikkatini ceker. Murat: bana bakin, üzülmek, aglamak yok. O iyi olcak Eren: lösemi hastasi murat ya bisey olursa? 12.Bölüm sonu 13.bölüm Eylül duydukları karşısında yıkılır ve muratların yanına gelip hesap sorar Eylül: bana ne zaman söylemeyi düşünüyordunuz Murat: canım, bir sakinleşte Eylül: hayır Murat: eylül. yapma böyle nolur Eylül: yalnız bırakın beni Murat: peki, üstelemiycem Murat eylülü yalnız bırakır bırakmaz eylül ağlamaya başlar. Saatler geçer. Eylülün gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuştur. Doktor eylülün yanına gelir Doktor: iyimisin Eylül: değilim, bundan sonrada hiç iyi olmuycam Doktor: öğrendin demek Eylül: sizdemi saklıycaktınız benden sizdemi Doktor: sakin ol Eylül: bu hastalıkla baş edicek olan siz değilsiniz Doktor: evet ama hastalarıma moral vermekte benim görevim Eylül: istemiyorum, lütfen, yalnız kalmak istiyorum Doktor: peki canım. Diyerek odadan çıkar Eylül bu hastalığı kabullenememiştir. Akşam kimse görmeden hastaneden kaçar ve haliç köprüsüne doğru yol alır. Köprüye geldiğinde Eylül: affedin beni, mecburum Murat aşkım, seni çok seviyorum kızlar sizide Diyerek kendini haliçin soğuk sularına bırakır 13.bölüm sonu 14.bölüm O sırada oradan geçmekte olan kişi durumu görüp ambülansı arar ve eylülü hastaneye kaldırırlar. Muratlar eylülün yokluğunu anlarlar. O sırada eylül sedyeyle hastaneye getirilir. Murat: eylül, ne oldu ona Yavuz: çok kötü durumdaydı Gülçin: denizemi atladınız yani Yavuz: önemli değil, o iyi olsunda Yavuz eylülü öyle görünce denize atlayıp eylülü sudan çıkarır Gülçin: sizin gibi insanlar hala varmı Yavuz: abartmayın Gülçin: çok sağolun Murat: hakkınızı helal edin Yavuz: ne demek Helal olsun Doktor dışarı çıkar Murat: iyimi Doktor: pisikolojisi bozulmuş, onun için bu olaya kalkışmış, tedavi görmesi şart Gülçin: haklısınız galiba Murat: bunu ona kabul ettiremeyiz Aysen: bunu ancak sen yaparsın murat Murat: kadınım iyi olcaksa Doktor: çok iyi olucak merak etmeyin Eren: hastamız ne zaman uyanır Doktor: birazdan Murat: görebilirmiyiz Doktor: sadece bir kişi Eren: tamam kızlar murat sen gir, biz sonra görürüz, çünkü onun sna çok ihtiyacı var Murat: anlayışınız için çok teşekkür ederim Eren: önemli değil Murat içeri girer. Eylül masum bir şekilde uyuyordur Murat: beni nasıl korkuttun, bi daha böyle bişeye kalkışma, ben sensiz nasıl yaşarım, hiç düşündünmü. Diye eylülle konuşmaya başlar O sırada eylül yavaşça uyanır Eylül: murat 14.bölüm sonu 15.bölüm Murat: canım Eylül: Allah kahretsin ya Murat: eylül lütfen Eylül: tamam Murat: kendini nasıl hissediyon Eylül: yorgun, bitkin Murat: uyu bitanem Eylül: seni seviyorum Murat: bende bitanem Eylül: hiç ayrılmayalım Murat: nerden çıktı şimdi bu Eylül: bilmem, Murat: bu masalın sonunda mutluluk bizi bulcak Eylül: inşallah Murat: hadi kapat gözlerinide iyice dinlen Eylül yavaşça gözlerini kapayarak uykuya teslim eder kendisini. Muratta eylülün saçlarını okşayarak koltukta uyuyakalır. Sabah ilk uyanan eylül olur ve muratı izlemeye başlar Eylül: o kadar masum uyuyorsunki, sana bunu yapmaya hakkım yok, hastalıklı bir kızla ne kadar yaşayabilirsinki, sonunda sende anlayacaksın Murat yavaşça uyanır ve eylüle bakar Murat: günaydın meleğim Eylül: günaydın yakışıklım Murat: rahat uyuyabildinmi Eylül: hemde bebekler gibi, sen Murat: senin yanında rahat olmamak mümkünmü Eylül hafifçe gülümser Murat: ohh bee Eylül: ne oldu Murat: sonunda seni güldürebildim, şükürler olsun Murat eylülü tam öpecekken içeri hemşire girer Hemşire: kahvaltı saati Murat: sağolun. Diyerek tepsiyi alır ve hemşirede odadan çıkar Murat: hadi bakalım meleğim kahvaltı Eylül: canım istemiyo Murat: olmaz öyle şey yemezsen güçsüz kalırsın Eylül: ısrar etmesen Murat: sende beni deli etmesen. Diyerek eylüle kahvaltı yaptırmaya başlar Eylül: sonunda dediğini yaptın ya helal olsun sana murat Murat: senin için bitanem. Diyerek eylülü yanağından öper Eylül hafifçe kızarır Murat: utandınmı sen Eylül: evet Murat: utanmak sana çok yakışıyo Eylül: hadi be ordan çok bilmiş Murat: öyle ama. Diyerek gülümser Eylül: aşkım benim sanada gülmek çok yakışıyo Murat: peki o zaman birlikte gülelim, bir ömür boyu tamammı Eylül: peki prensim O sırada kızlar odaya gelir Eren: günaydın çifte kumrular Eylül: günaydın kızlar kahvaltı ettinizmi Eren: ettik canım Murat: neyse ben sizi yalnız bırakayım Eylül: tamam prensim Murat odadan ayrılır Gülçin: eee nasılsın bebem Eylül: iyi olmaya çalışıyorum kızlar Ayşen: iyi olucaksın inşallah Eylül: inşallah O sırada içeri yavuz girer ve gülçinle göz göze gelirler 15.bölüm sonu 16.bölüm Gülçin: yavuz, bey Yavuz: merhaba, nasılsınız Gülçin: iyiyiz, siz Yavuz: bende iyiyim, sağolun, ben buraya hastamızı görmeye geldim, eylül iyimisin Eylül: sağolun, beni siz kurtarmışsınız, Allah razı olsun sizden Yavuz: insanlık vazifesi.gülçin: her insan sizin yaptığınızı yapmaz ama Yavuz: kapatalım bu konuyu, neyse iyi gördüm eylül seni, ben gidiyorum Gülçin: nereye Yavuz: ben öğretmenim Gülçin: süper Yavuz: görüşürüz Gülçin: görüşürüz. yavuz gittikten sonra kızlar gülçine bakarlar Gülçin: neeeee Eylül: hoşlandın galiba. Gülçin: saçmalama Eren: üstüne gitmeyelim, nasıl olsa anlayacak Ayşen: erene katılıyorum Eren: neyse kızlar ben şunları götüreyim Eylül: ne onlar Eren: okul aile birliği için toplanan kitaplar. Diyerek kapıdan çıkar. Eren yavaş yavaş giderken birisi erene çarpar ve erenin elindeki kitaplar yere düşer. Eren: napıyosun beeee 16.bölüm sonu 17.bölüm Yusuf: eeee çok özür dilerim Eren: önemli değil Yusuf: iyisiniz demi Eren: hemde çok Yusuf: sevindim Eren: neyse ben gideyim Yusuf: peki Eren hızla oradan uzaklaşıp eylülün odasına gelir.. kızlar soran bakışlarıyla erene bakarlar Eren: kızlar kimi gördüm sizce Eylül: kimi? Eren: sanatçı Yusuf güneyi Gülçin: neeeee Eren: evet. Diyerek olanları anlatır Gülçin: vay be bizim erenin yaşadıklarına bak sen Eylül: tebrik ederim kanka hadi hayırlısı Eren: durun bi yaa ne bu acele Gülçin: şaka bir yana kankam inşallah birlikte olursunuz Eylül: bencede senden iyisinimi bulacak, aslında bu hikaye benimkiyle aynı, ben oyuncuya aşığım sen sanatçıya Eren: inşallah O sırada murat gelir Murat: canım benim sete gitmem gerekiyo Eylül: hemenmi Murat: hemen aşkım Eylül: peki o zaman Murat: seni seviyorum kendine çok iyi bak Eylül: sende prensim. Diyerek muratı yolcu eder. Murat dışarı çıktıktan sonra Eren: bebem iyimisin? Yüzün düştü Eylül: iyiyim Ayşen: eminmisin Eylül: eminim Gülçin: hadi kızlar biz çıkalımda eylülde dinlensin bir az Eren: tamam canım Kızlar odadan çıkarlar.. eylülde bir az dinlendikten sonra muratı arar Begüm: efendim 17.bölüm sonu 18.bölüm Eylül: muratla görüşecektim Begüm: murat şu anda müsait değil. Eylül: nasıl Begüm: değil işte Eylül sinirle telefonu begümün suratına kapar Eylül: nasıl allahım nasıl ya O sırada doktor içeri gelir Burak: iyimisin Eylül: değilim işte değilim Burak: murat seni bize emanet etti Eylül: bana onun adını anma tamammı Burak: ne oldu ya Eylül: beni yalnız bırakırmısın lütfen Burak: tamam Burak dışarı çıkar ve eylülde muratı arar Begüm: efendim şekerim Eylül: sen kimsin Begüm: muratın sevgilisi canım sen kimsin Eylül o anda büyük bir hayal kırıklığı yaşar Eylül: hayır olamaz yaaa Telefonu kapayarak hastaneden kaçmaya karar verir Murat: begüm gelmiyonmu seni bekliyoruz Begüm: canım gelsene bi Murat: neden Begüm: bu sahne içkili olucak sende beni öpücen Murat: bilmemki Begüm: hadi bebeğim Murat: tamam Eylül sete gelir ve muratın nerde olduğunu sorar Görevli: begüm hanımın yanında Eylül: sağolun. Eylül hızla begümün odasını bulur ve o anda hiç düşünmediği bir gerçekle karşılaşır 18.bölüm sonu 19.bölüm Eylül odaya girdiğinde begümle muratı sarmaş dolaş bulur, Eylül: muraaaaat Murat: eylül senin ne işin var burada Eylül: şerefsiz Murat: gördüğün gibi değil hem ne olucakki biz begümle dizi arkadaşıyız Eylül orda gördüğü telefonu alarak muratın yüzüne fırlatır O sırada içeri sefa zengin girer Sefa: çocuklar gelmiyomusunuz bu arada siz Eylül: merhaba ben eylül Sefa: merhaba Sefa (içinden)off beeee afet mübarek Murat: geliyoz abi hadi begümüm Begüm: tamam aşkım Eylül bu duruma daha fazla dayanamayarak gitmeye karar verir Eylül: görüşürüz sefa bey Sefa: nereye Eylül: gidiyorum Sefa: görüşürüz Eylül dışarı çıkar ve arkasından sefa gelir Sefa: iyimisin sen Eylül: iyiyim Sefa: neden böylesin ama seinin gibi güzel bir kız gülmeli bence Eylül: ben gitmek zorundayım iyi günler Sefa: iyi günler Eylül hızla gider ağlayarak inanamaz muratın onu aldattığına kalbi çok kırılmıştı Begüm: muratçığım beni eve bırakırmısın dışarısı çok yağmurlu Murat: tmm bırakırım. Diyerek çıkmışlardır setten Begüm: sarhoşsun cnm istersen ben kullanayım Murat: gerek yok ben görüyom önümü Eylül yağmurdan sırılsıklam olmuştur ağlamaktan göz pınarları kıpkırmızıdır Hastaneden kaçtığı ortaya çıkmıştır. Telefonu çalar Eylül: alo Eren: tatlım hastaneden kaçmışsın ama biz hissettirmedik hemen gel yoksa anlıycaklar Eylül: tmm geliyorum Eren: ne oldu cnm neden kaçtın Eylül: telefonda konuşulcak şey değil cnm gelince anlatırım Begüm: gel muratçığım sana kahve hazırlayayım Murat: gerek yok cnm ben giderim Begüm: hadi ya benimi kırcan hadi hadi Murat: tmm kırmıycam seni. Diyerek eve geçerler Begüm: kendi evin gibi rahat et Murat: neden Begüm: boş ver Diyerek mutfaktan iki kadeh şarap getirir Murat: begüm kahve içmiycekmiydik Begüm: kahve kalmamış senide içmeden uğurlayamam demi Murat: tmm. Diyerek şaraplarını içiyorlardır birden muratın telefonu çalar arayan eylüldür Ne olursa olsun yinede affedecektir Murat: off ya kim şimdi bu. Diyerek atar elinden telefonu Begüm: kimmiş tatlım o Murat: edepsizin biri gece gece arıyor işte Eylül iyice ağlamıştır. Kendini atmak istemiştir. Ama şimdi olmaz diye düşünmüştür arkadaşlarına veda etmeden Eylül: açma sen ne olsa ogüzel sevgilinin yanındasındır Begüm: her neyse biz içelim demi Diyerek birbirlerine iyice yaklaşırlar ve öpüşmeye başlarlar O anda eylülün elinden telefon düşer ve paramparça olur Eylül: neden böyle oldu acaba kalbim cız etti Sarhoşluğun etkisiyle odaya çıkarlar ve birlikte olurlar begüm sonunda elde etmiştir muratı. Sabah olur Murat: nerdeyim ben Begüm: benim yanımdasın canım Murat: ne Neişim var benim burada Begüm: canım dün gece buradaydın ya Murat: eylül. Diye sayıklamaya başlar onu tamamen unutmuştur Murat: eylül eylül Begüm: öf şu küçük sevgilinmi o dün sete geldi hatta sen onu kovaladın Murat: ne kovalaması hem biz ne yaptık böyle Begüm: bilmem ne yapmışız gibi duruyor Murat hemen üstünü giyerek evden çıkarak eylülün olduğu hastaneye gider Murat: eylül Eylül: git buradan istemiyorum seni aldattın sen beni Murat: o sarhoşluğun etkisindeydim eylül affet beni Eylül: dün gece aradım seni affetçektim ama Murat kafasından geçirmiştir dün kare kare biri aramıştır ama koltuğun üstüne sallamıştır Telefonu. O anda topluca arkadaşlar gelir Eren: git buradan murat istemiyor kız seni burada Murat: beni affetmesini sağlayın Yusuf muratı çıkararak: defol buradan Murat: ben onu seviyorum Yusuf hemde delilercesine Yusuf: sevmiyormuşsun başka kadınla yakalamış seni O sırada doktor gelir Doktor: kızlar talebiniz kabul edildi hastamızı eve çıkarabiliriz Ayşen: süper bir haber bu demi eylül Eylül: evet Murat: ne çıkması Ayşen: sanane Eylül: ben artık evde tedavi görücem Murat: tamam ne gerekiyorsa söyle bana Ayşen: senin yardımına ihtiyacımız yok Murat eylüle bakarak ordan uzaklaşır Aradan bir ay geçer ve eylül artık evinde tedavi ediliyordur muratla eylülde eskisi gibi olmuşlardır. Murat: eylülüm bu gün gidelimmi bir yerlere O sırada muratın telefonu çalmıştır arayan begümdür eylüle hissettirmeden ben bir yere kadar gidiyorum demiştir Murat: ne begüm hayatımı zindan ettin birde arıyorsun Begüm: benim sana demem gereken şeyler var beni dinle Murat: dinlemeycem seni hadi bay bay kapıyorum Begüm: ama ben sana gösteririm. Diyerek evden çıkmıştır Eylül: nerde kaldın aşkım Murat: neyse hadi nereye gidiyoruz Eylül: bir yere gitmiycez istersen bu gün bizim evde parti verelim herkesle birlikte Murat: tamam hayatım. Diyerek balonları hazırlarlar ve sonra herkes toplanır Ayşen: eylül yüzünde güller açıyo ya süper bu parti Herkes çok eğleniyordur ama o anda kapı çalar ve kapıya murat bakar karşısında Begümü görür ve şok olur herkes şok olmuştur özellikle eylül Murat: ne işin var burada begüm rahat bırak dememişmiydim sana Begüm: buradaki herkes duysun diye geldim Eylül: yine yalan dolanmı Begüm: yoo ne yalanı Murat: hadi begüm çık git buradan Begüm: dur açıklayayım buradaki herkes duysun cümle alem duysun ben hamileyim== Murat: hamileysen bize ne Eylül: evet bize ne. Herkes bir ağızdan: bize ne der Begüm: ama öyle değil ben murattan hamileyim Murat: ne?? Saçmalama begüm hadi Eylül: ne hamilesi ya kanıt varmı elinde Begüm: evet kanıt var dna testi yaptırdım alında bakın.herkes bakmıştırşok olmuştur Murat: bunların hepsi yalan bozmacası atma begüm Begüm: atmıyorum tatlım bebeğimiz olucak Eylül birden bağırmıştır: ben bir tane daha istiyorum inanmam buna beni kışkırtamazsın Murata karşı. Begüm: tamam yaptıralım ve buradaki herkes şahit ve herkesde gelicek Diyerek evden ayrılmıştır 19.bölüm sonu 20.bölüm Eylül: bu ne murat Murat: şeeeyy Eylül: Allah belanı versin Murat: çok sarhoştum kendimde değildim inan Eylül: defol git Murat: eylül Eylül: giiit Murat üzgün bir şekilde evden çıkar ve aklına gelen fikirle arabasını begümün evine doğru sürer ve yolda begümü arar Murat: nerdesin Begüm: evdeyim Murat: bekle Begüm: ne oluyo murat Murat: kes sesinide bekle Begüm: tamam. Murat çok sinirlenmiştir ve sonunda begümün evine gelir Begüm: murat ne oldu sana. Murat begüme tokat atar Begüm: ahh. Murat: sen daha fazlasını hak ediyon pislik Begüm: haha öylemi canım. Murat: kes ulan sesini Begüm: maço yakışıklım benim Murat: kes sesini beni kandırdın o gün ödüyceksin bunun hesabını Diyerek ittirir yere doğru düşer begüm. Begüm: ah canım yanıyor Murat: ne oldu begüm. Begüm: karnım çok acıyor bebeğime bir şeymi oldu Murat hemen begümü kucaklayarak hastaneye götürür. Doktor dışarı çıkar Doktor: hastamızın durumu gayet iyi bebekte iyi bunun yanı sıra babasınız her halde Muratın kafasında birden dumanlar tütmüştür.doktor: hastamız iyi şu anda içeri girin bakın Diyerek murat içeri girer. Murat: ne türlü bir manyaksın sen Begüm: yoo manyak değilim gayette akıllıyım, Murat: o belli oluyor bu çocuk benim değil Begüm: öyle deme tatlım senin. ilk kez seninle birlikte oldum ben Murat: saçmalama kimlerle birlikte oldun kim bilir Begüm: hayır ben kendimi sana sakladım tatlım Murat: buradan çıkıyoruz sen yoluna ben yoluma artık eylülle bizi rahat bırak Begüm: bebeğimiz ne olucak ama.murat: bebeğide aldır istersen Begüm: aldırmıycam o senin parçan ve benim parçam öylede kalacak Murat: bana bunu ispatlamadan benim bebeğim demem Begüm: ispatlarım hatta şimdi yaptıralım ama anlaşma yapıcaz aramızda.murat: ne anlaşması Begüm: eğer seninse bu bebek benimle evleneceksin. Murat: neeee!! Begüm: evet evleneceksin ancak öyle yoksa peşinizi bırakmam o bücür sevgilinle Murat: tamam kabul ama benim çıkmıycağı için sorun yok. Diyerek dna testini yaptırırlar. Aradan 2 hafta geçer. Almaya giderler Begüm: al bakalım aç içini seninmiymiş görelim Murat: görüceksin benim değil bak. Diyerek açar ve şoke olur çünkü bebek onundur Murat: bu ne ya Begüm: bebeğimiz Murat: offfff yaaa Begüm: hadi nikah dairesine Murat: ne acelen var Begüm: beklemenin manası yok. O sırada eylülün doktoru muratı arar Murat: efendim Doktor: murat bey herkesten doku uyumu aldık ve begüm hanımda bu testi yaptırdı Murat: sonuç Doktor: begüm hanımın dokusu eylüle uyuyor Murat: neee Doktor: evet hemen begüm hanım gelsinde bitirelim bu işi Murat: tamam doktor Begüm: ne oldu muratım Murat: senin dokun eylüle uyuyo Begüm: ne yani uyuyo diye doku naklini yapmak zorundamıyım Murat: yaparmısın Begüm: bir şartla benimle evlenirsen olur Murat: begüm Begüm: şartım bu canım Murat: Allah seni kahretsin ben gidiyorum Begüm: çüss Murat hızla oradan uzaklaşır. Bu arada sefa eylülü bulmuştur ve kiminle birlikte olduğunu öğrenmiştir.eylülün evini bularak arabayı eylülün evine doğru sürmeye başlar Sefa: buldum seni. Diyerek eve gelir. Kapıyı eylül açar Eylül: sefa bey Sefa: eylül merhaba Sefa: hadi gidiyoz Eylül: nereye Sefa: seni o murata yar etmeycem Eylül: ne demek bu Sefa: o begümle birlikte olmuş ve begüm hamileymiş ha bu arada demin aldığım bir habere göre bunlar dna testi yaptırmışlar ve sonuç pozitifmiş Eylül: yalan bebek murattan değil Sefa: ondan hadi dedim gidiyoz Eylül: hayııır Sefa: beni zorlama güzelim Eylül: ben muratı araycam Sefa: aklından bile geçirme O sırada kapı çalar. Eylül: kapı.sefa: bakma Eylül: bakıcam.diyerek kapıyı açar.eylül: murat O sırada sefa gelir.sefa: kimmiş aşkım 20.bölüm sonu 21.bölüm Murat: ne oluyo burada Sefa:ayy canım eylülle çıkıyozda. eylül: yalan Murat: çık git buradan Sefa: gitmiyom Murat: öylemi Sefa: öyle O sırada eylülün başı dönerek yere düşer ve bayılır Murat han: eylül Sefa: canım Murat: defol ulaaan Sefa: şimdilik gidiyom Sefa gider murat eylülün doktorunu arar ve doktor gelir Doktor: acil ilik naklini yapmamız lazım.murat: begüm kabul etmedi Doktor: bu çok kötü oldu Begüm dalgın dalgın deniz kenarında yürürken hızla gelen biri begüme çarpar ve begüm yere düşer. Karnında bir yanma hisseder Begüm: bebeğim Çarpan kişi onu hastaneye getirir Begüm kendine geldikten sonra. Doktor: iyimisiniz.begüm: bebeğim Doktor: bebeği kaybettik Begüm: hayır Hayır! Doktor: sakin olun Begüm: defol Doktor: tamam Doktor dışarı çıkar. Begümde toparlanıp hastaneden ayrılır Begüm: geliyorum aşkıııııım Murat han: yurt dışını arayalım, oradan doku nakli isteyelim Doktor: bu iyi bir fikir, denemekten bir şey kaybetmeyiz Murat han: eylül tuna bunları duyarsa kıyametleri koparır on a bunları nasıl anlatıcaz Eylül: o şerefsiz hiçbir şey bilmiyecek Murat han: tuna bizim hakkımızda araştırma yapıyormuş Eylül: asıl begümün haberi olmasın yurt dışına gidiceğimizden Murat: ne alakası var ya Eylül: ne demek ne alakası var, ortalığı ayağa kaldırır Murat: haklısın aşkım, ben bunu düşünemedim Doktor: bana müsaade murat bey Murat: müsaade sizin doktor bey. Doktor evden çıkar O sırada kapı çalar. Eylül: ben kapıya bakayım. Murat: tamam Eylül: begüm. Begüm: merhaba tatlım Murat: kimmiş aşkım Begüm: oyun bozan aşkım benim, hani evlencektik, evlenince eylülün doku naklinede evet Eylül bu duruma çok şaşırır.. murata ters ters bakar ve Eylül: ne karıştırıyorsunuz siz Murat: eylül ben.. Eylül: suss kes sesini Begüm: aaaaaaaaaa, eylülcüğüm yaptığın çok ayıp Eylül: çık git buradan Allahın belası Murat: aşkım sakin ol 21.bölüm sonu
Posted on: Wed, 21 Aug 2013 07:48:15 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015