Şehitleri uğurlayıp Adeviyye’ye koştular GAZANIZ MÜBAREK - TopicsExpress



          

Şehitleri uğurlayıp Adeviyye’ye koştular GAZANIZ MÜBAREK OLSUN Katliamın ardından Rabiatul Adeviyye’de yüz binlerce kişi saldırıyı lanetledi. Oruçlarını meydanda açanve topluca teravih namazıkılan göstericiler, her ne olursa olsun meydandan ayrılmayacaklarını dile getiriyor. Saldırıda hayatını kaybeden kişilerin çoğunluğunun baş ve boyun bölgelerinden gerçekmermiler ile vurulduğu tespit edilirken, kayıp yakınlarıotopsi ve defin işlemlerinin ardından tekrarRabiatul AdeviyyeMeydanı’na gideceklerini ifade ettiler. Toplu kıyım endişesi Mısır’da elini kolunu sallayarak 200’den fazla masumu şehit eden binlercesini de yaralayan aşağılık darbeciler öyle görünüyor ki akıttıkları kanı yeterli görmüyor. Dün, Milli Savunma Konseyi ile Cumhurbaşkanı Adli Mansur uzun süren toplantılar yaparak yeni katliamlar planlandılar. Al Arabiye televizyonunun haberine göre, Adli Mansur’un başkanlık ettiği görüşmede Muhammed Mursi’yi destekleyenlerin gösterisine “son verme” konusunun ele alındığı belirtildi. Hak ve Reform için “Hukuki İslami Konsey” tarafından yapılan açıklamada ise cumartesi günü Rabiatul Adeviyye’de olduğu gibi rahatlıkla eylemcilerin öldürülmesinin, gösterilerin devam etmesi halinde masum insanlara karşı bir “toplu kıyım” yapılabileceği sinyalinin verildiği ifade edildi. Çadırlar taziye evi oldu Mısır’da darbeciler ve “baltacı” olarak adlandırılan suç gruplarının başkent Kahire’de Meçhul Asker Anıtı yakınlarında Mursi destekcilerine ateş açmasının ardından darbe karşıtı gösterilerin odağındaki Rabiatul Adeviyye ve En-Nahda meydanlarına “hüzün ve gözyaşı” hakim oldu. Rabiatul Adeviyye Meydanı’nda darbe karşıtı protestolar için kurulan çadırlar taziye mekanlarına dönüşürken, kurulan hemen her çadırda ya kanlı saldırıyla ilgili tartışmalar yapılıyor ya da dualar ediliyor. Katliam birleştirdi.. Öte yandan ülkede yaşanan katliamın ardından İslami eğilimli grup ve siyasi partiler, demokrasi yanlısı göstericilerin üzerine ateş açılmasını kınadı. Nur Partisi dış ilişkilerden sorumlu Başkan Yardımcısı Mekki: “Barışçıl gösterilerini sürdüren eylemcilerle değil, terörle ve Baltacı’larla mücadele edileceğini düşündük.” El-Cemaatu’l-İslamiyye basın sözcüsü Hassan: “Olanlar, darbe komutanlarının ülkeyi iç savaşa sürükleme girişimi çerçevesinde gerçekleşmiştir.” Mısır’da elini kolunu sallayarak 200’den fazla masumu şehit eden binlercesini de yaralayan aşağılık darbeciler akıttıkları kanı yeterli görmüyor. Dün Milli Savunma Konseyi ile Cumhurbaşkanı Adli Mansur uzun süren toplantılar yaparak yeni katliamlar planlandı. Toplu kıyım endişesi Al Arabiye televizyonunun haberine göre, Adli Mansur’un başkanlık ettiği görüşmede Muhammed Mursi’yi destekleyenlerin gösterisine “son verme” konusunun ele alındığı belirtildi. Hak ve Reform için “Hukuki İslami Konsey” tarafından yapılan açıklamada ise cumartesi günü Rabiatul Adeviyye’de olduğu gibi rahatlıkla eylemcilerin öldürülmesinin, gösterilerin devam etmesi halinde masum insanlara karşı bir “toplu kıyım” yapılabileceği sinyalini verdiği ifade edildi. Çadırlar taziye evi oldu Mısır’da güvenlik güçleri ve “baltacı” olarak adlandırılan suç gruplarının başkent Kahire’de Meçhul Asker Anıtı yakınlarında demokrasi yanlılarına ateş açmasının ardından darbe karşıtı gösterilerin odağındaki Rabiatul Adeviyye ve En-Nahda meydanlarına “hüzün ve gözyaşı” hakim oldu. Rabiatul Adeviyye Meydanı’nda darbe karşıtı protestolar için kurulan çadırlar taziye mekanlarına dönüşürken, kurulan hemen her çadırda ya kanlı saldırıyla ilgili tartışmalar yapılıyor ya da dualar ediliyor. Katliam birleştirdi.. Öte yandan ülkede yaşanan katliamın ardından İslami eğilimli grup ve siyasi partiler, demokrasi yanlısı göstericilerin üzerine ateş açılmasını kınadı. Nur Partisi dış ilişkilerden sorumlu Başkan Yardımcısı Mekki: “Barışçıl gösterilerini sürdüren eylemcilerle değil, terörle ve ‘Baltacı’larla mücadele edileceğini düşündük.” El-Cemaatu’l-İslamiyye basın sözcüsü Hassan: “Olanlar, darbe komutanlarının ülkeyi iç savaşa sürükleme girişimi çerçevesinde gerçekleşmiştir” Mısır’da güvenlik güçleri ve “baltacı” olarak adlandırılan suç gruplarının başkent Kahire’de Meçhul Asker Anıtı yakınlarında demokrasi yanlılarına ateş açmasının ardından darbe karşıtı gösterilerin odağındaki Rabiatul Adeviyye ve En-Nahda meydanlarına “hüzün ve gözyaşı” hakim oldu. Rabiatul Adeviyye Meydanı’nda darbe karşıtı protestolar için kurulan çadırlar taziye mekanlarına dönüşürken, kurulan hemen her çadırda ya kanlı saldırıyla ilgili tartışmalar yapılıyor ya da dualar ediliyor. Saldırılar sırasında bölgede bulunan yakınlarının akıbetini öğrenmeye çalışan kalablıklar, meydandaki her bir çadırın kapısını aralayıp bilgi almaya çalışırken, sahra hastanesinin girişine asılan ölü ve yaralı listeleri de endişeli gözlerle inceleniyor. Meydanda oturma eylemine devam edenler, Rabiatul Adeviyye’de yaşananların, 25 Ocak 2011’de Mübarek rejimini sona erdiren ayaklanma sürecinde rejime bağlı güçlerin Tahrir Meydanı’nda muhalifleri hedef aldığı ve “deve vakası” olarak adlandırılan saldırılardan daha şiddetli olduğu yorumunda bulunuyor. Birer taziye mekanına dönüşen çadırlardaki darbe karşıtları, maruz kaldıkları dehşet karşısında psikolojik çöküntü yaşasalar da hedeflerine ulaşıncaya kadar direnmeye devam edeceklerini vurguluyor. Nahda Meydanı’nın da Meçhul Asker Anıtı saldırısında hayatını kaybeden bir kişinin son yolculuğuna uğurlanmasının ardından hüzün ve sessizliğe büründüğü gözleniyor. Meydandaki sahra hastanesinde, güvenlik güçleri ve suç gruplarının muhtemel saldırılarına karşı hazırlıklar yapılırken, tedbir amacıyla bölgedeki barikatların sayısı da artırılıyor. Darbe birleştirdi Mısır’daki İslami eğilimli siyasi parti ve gruplar, Rabiatul Adeviyye Meydanı civarında demokrasi yanlılarına ateş açılmasına tepki gösterdi. Parti ve grup temsilcileri, çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği ve yaralandığı katliamı, yaptıkları açıklamalarla kınayıp, tepkilerini dile getirdi. Mısır’daki Selefi eğilimli Nur Partisi Genel Başkanı Yunus Mahyun, yaptığı açıklamada, Mısır’ın seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi destekleyen göstericilerin bulunduğu Rabiatul Adeviyye Meydanı civarındaki eylemcilerin üzerine ateş açılmasını kınadığını belirtti. Kan dökülmesinin sorumluların ortaya çıkarılması için bir acil şekilde soruşturma yapılmasının gerekli olduğunu söyleyen Mahyun, bu “katliam”ın derhal durdurulmasını, sorumluların hesap vermesini, gerçeklerin ortaya çıkarılarak halka sunulması için önde gelen isimlerden oluşan bir yargı komisyon kurulmasını istedi. “Barışçıl göstericilerle değil, terörle mücadele edileceğini düşündük” Nur Partisi dış ilişkilerden sorumlu Başkan Yardımcısı Amr el-Mekki ise yaşananları kabul etmediklerini ifade ederek, “Barışçıl gösterilerini sürdüren eylemcilerle değil, terörle ve ‘Baltacı’larla mücadele edileceğini düşündük. Olayları kesinlikle kabul etmiyoruz ve kınıyoruz. Sorumluların hesap vermesini ve kaynağı ne olursa olsun teröre meşruiyet verilmemesini istiyoruz.” Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı Abdulfettah es-Sisi’nin “Terörle mücadele konusunda kendisine yetki verdiklerini göstermeleri için halkı meydanlara inmeye çağırmasına” değinen Mekki, Sisi’nin terörden kastının ne olduğunu netleştirmeden böyle bir açıklama yapmasının çok çeşitli yorumlara sebep olacağını dile getirdi. “Darbe komutanlarının ülkeyi iç savaşa sürükleme girişimi” El-Cemaatu’l-İslamiyye basın sözcüsü Muhammed Hassan ise açıklamasında söz konusu olaydan orduyu sorumlu tutarak, “Olanlar, darbe komutanlarının ülkeyi iç savaşa sürükleme girişimi çerçevesinde gerçekleşmiştir. Savunma Bakanı’ndan (Abdulfettah es-Sisi) başka sorumlu görmüyoruz” ifadelerini kullandı. El-Vatan Partisi tarafından yayınlanan yazılı açıklamada da yaşanan olaylar “Yalnızca barışçıl bir biçimde düşüncelerini ifade eden masumlara karşı işlenen bir suç” şeklinde değerlendirildi. Açıklamada, askeri darbeyi destekleyen kişiler de yaşanan olaydan sorumlu tutulurken, ordu komutanlarından, darbenin ilan edildiği 3 Temmuz’da, Sisi tarafından okunan Mursi’nin de görevinden alınmasını içeren kararların yeniden gözden geçirmeleri istendi. Muhammed Hassan, Muhammed Hüseyin Yakub, Mustafa el-Adevi gibi önde gelen Selefi alimleri bünyesinde barındıran “Alimler Şura Meclisi”, bütün kesimleri diyaloğa, nüfuz sahipleri ve akil kişileri de krizin üstesinden gelinmesi için çaba sarf etmeye çağırdı. “Toplu kıyım sinyali” Hak ve Reform için “Hukuki İslami Konsey” tarafından yapılan açıklamada, cumartesi günü Rabiatul Adeviyye’de olduğu gibi rahatlıkla eylemcilerin öldürülmesinin, gösterilerin devam etmesi halinde masum insanlara karşı bir “toplu kıyım” yapılabileceği sinyalini verdiği ifade edildi. Konsey, darbe komutanlarını yaşanan olaydan birinci derecede sorumlu tutarken, emniyet teşkilatını da olayı gerçekleştirmek için “Baltacı”ları kışkırtmak, organize etmek ve kullanmakla suçladı. El-Ezher Şeyhi’nin danışmanı Hasan eş-Şafii’de yayımladığı yazılı açıklamada, yurt içindeki ve yurt dışındaki insan hakları kuruluşlarının “katliama” karşı sessiz kalmalarını kınadı.
Posted on: Mon, 29 Jul 2013 09:45:04 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015